Bu sene kreşteki ilk yılımızdı.Binbir vicdan azabıyla hergün okula gidiş gelişler, bizimkinin okulu çok sevmesi,sevecen öğretmenler ve en önemlisi arkadaşlarının olmasıyla içimi rahatlatsa da, acaba erken mi başlattım, evde olsa şöyle mi olurdu gibi kendimi yemelerime engel olamadı.
Sene sonu olduğunda bir yıldır okullu olduğumuza, ailecek öğrenci,veli olayına dahil oluşumuza hayret ettim.Daha minnacık bebek gözüyle baktığımız kızımız büyümüş, okullu olmuş, hatta bir yılı devirmişti bile.Haziranda okul bittiğinde içimi yeni bir vicdan azabı kasıp kavurmaya başladı.Zaten koca kış okula gidip gelmiş miniğimin, birde bütün yaz aynı rutini yaşamasını istemiyor bir türlüde çözüm bulamıyordum.
Babamızın mezuniyeti bu duruma ilaç gibi yetişti, aklımda bin bir ampülün yanmasına sebep oldu.Hemen telefona sarılıp babaannemizi aradık.Hem oğullarının bu anlamlı gününde bizi yalnız bırakmasınlar, hemde 15 gün kadar bizimkiyle vakit geçirsinlerdi isteyim. Sağolsun babaanne ve dedemiz bizi kırmadılar, yurdışı demediler, biletleri valizleri toparlayıp soluğu yanımızda aldılar.
Bu sırada yaz okulu muhabbetleri bizimkide çok cazip geldi havuz vardı,ata binilecekti,piknik yapılacaktı ama büyükleriyle zaten çok fazla zaman geçirememesi bu tip faaliyet kavramı altında yapılanlardan çok daha kıymetliydi benim için.Bu ufak ayrıntıyı da egale edip bir şekilde okulların kapandığını herkesin anneanne babaannesiyle tatil yaptığını anlatınca bizimki için " babanne tatili" kavramını geliştirmiş olduk.
Belki benim, babaannemle neredeyse hiç özel bir vakit geçirmemiş olmam,belkide yapayalnız büyütmek durumunda kaldığım kızım için anı biriktirme çabalarım, son onbeş günü babaannemizle geçirmemize en büyük sebeptir.
Bana masal okuyan,resim çizen,yemek pişiren bir babaannem olmadı, biliyorum beni severdi ama ilişkimiz hep seviyeliydi.Yada eskiden herkes öyleydi, bu ayırımı yapamıyorum şimdi, ama bildiğim; geçen sene kaybettiğim babannemle bir daha asla müstakil vakit geçiremeyeceğim.Çok fazla anımız olmadığı için silik hatırlarımda kalan fazla bir ayrıntı da yok, beni mutlu edecek gülümsetecek herhangi bir olayda....
Çalışmamın belki de ilk defa bir konuda avantaja dönüşmesi ise prensesin büyükleriyle, sadece onunla ilgilenecekleri özel vakitler geçirebilme fırsatı yakalayabilmesi.Sadece bakmak gibi düşünülsede, büyükler çocuğu çocukta büyükleri benimseyip ciddi anlamda tanıyor.Hele birde ortada gerçek sevgi varsa koşulsuz,beklentisiz görev-mecburiyetten öte o zamanda tadından yenmiyor...
Geçen iki hafta boyunca "babaanne tatili" kapsamında bizimkiler piknik yapıp,evcilik oynayıp,resim boyayıp markete gittiler..Havuzdan, attan,buz pateninden daha gösterişsiz ve gündelik işler yaptılar ama bizimki halinden, keyfinden son derece memnun gözüküyordu.Babaannemizin sevgisi ve ilgisi ise anlatılamaz kıymetteydi.
İnşallah çok güzel hatıralar kalmış, mutlu gülümsemelerle hatırlanacak zamanlar birikmiştir.
Sağlıkları elverdiği ölçüde,fırsatlar bitmeden, prensesin çocukluk hatıraları; annaneler,babaanneler,büyük babalarla dolsun onların sıcacık ilgisi ve şefkatiyle bezensin istiyorum.Ahh annelik herşeyi istiyorum işte bitmiyor istekler,dilekler...