2 Temmuz 2014 Çarşamba
10 Nisan 2014 Perşembe
7 Nisan 2014 Pazartesi
15 Nisan 2013 Pazartesi
Bir kabın içine bulguru alın ve üzerine sıcak suyu ekleyerek kapağını kapatın. Bulgur şiştikten sonra üzerine
yumurta, un, irmik, rendelenmiş soğan, sarımsak, limon suyu, salça ve baharatları ekleyip yoğurun. Genişçe bir tencereye bolca su koyup kaynatın ve tuz ekleyin. Elinize fındık büyüklüğünde parçalar alarak yuvarlayın ve elinizle bastırıp yassılaştırın. Kaynayan suya yeteri miktarda köftelerden koyup pişirin. Köfteler suyun üzerine çıkınca pişmiş demektir. Tüm köfteleri bu şekilde pişirip servis tabağına alın.
Köfteler pişerken bir yandan domateslerin kabuklarını soyun ve küp küp doğrayın. Tavaya sıvıyağı alın ve kızdırın. Üzerine domatesleri, rendelenmiş sarımsakları ilave edip kaynatın. Kaynadıktan sonra nar ekşisi, tuz, karabiberi ekleyip 2-3 dakika daha kaynatın ( Domatesin sulanma durumuna göre süreyi arttırıp, azaltabilirsiniz). Sosunuzu servis tabağındaki köftelerin üzerinde gezdirin ve maydanozu ince ince kıyıp süsleyin.
22 Aralık 2012 Cumartesi
16 Haziran 2012 Cumartesi
9 Mart 2012 Cuma
Sevgili Kitap Kurduyum Ben blogunun yazarı bana katıldığım hediye çekilişinde talip olduğum kitabın bana çıktığını müjedeledi :) Pek bir mesut oldum :) Sabırsızlıkla kitabımı bekliyorum..
Peynirli Poğaça
Malzemeler:
2 adet yumurta (Birinin sarısı üzerine)
4 yemek kaşığı yoğurt
1,5 çay bardağı sıvıyağ
1 paket kabartma tozu
Tuz
150 gr peynir
3-3,5 bardak un
Yapılışı:
Tüm malzemeyi karıştırıp, yoğurun(Unu kontrollü ekleyin). Mandalina büyüklüğünde parçalar kopararak yuvarlayın ve elinizde düzleyin. Ortasına peynir koyup kapatın ve fırın tepsisine aralıklı olarak dizin.Üzerine yumurta sarısı sürün, 180 derece fırında üzeri kızarana kadar pişirin.
6 Mart 2012 Salı
1 Ocak 2012 Pazar
29 Aralık 2011 Perşembe
21 Şubat 2011 Pazartesi
7 Aralık 2010 Salı
10 Ağustos 2010 Salı
Resim yazısı ekle |
Geçenlerde bu sıcaklara aldırmayıp canım arnavut ciğeri çektiği için fellik fellik temizlenmiş dana/kuzu ciğeri aradım. Çünkü bir keresinde zarıyla aldığım ciğeri ayıklayıp pişireyim derken neredeyse bütün günüm ciğerle uğraşarak geçmişti. Ki ben öyle eti ciğeri ellerken bir fena olurum :)) Nihayetinde bulamayıp inatla ciğer isteğimede bir son vermek için tavuk ciğeri alıp eve geldim. Biraz mantarla pişirince değişik, güzel bir tat oldu.
Malzemeler:
- Yarım kilo tavuk ciğeri
- 7-8 adet mantar
- 1 adet soğan
- Tuz, karabiber, pul biber, kekik, sumak
- Kızartmak için sıvı yağ (3-4 yemek kaşığı)
- 2-3 diş sarımsak
Ciğerleri yıkayıp çok küçük olmamak kaydıyla bölün. İçindeki yürekleride ikiye bölün. Sıvıyağda ciğerleride zedelemeden ara sıra karıştırarak kızartın. Ciğerler suyunu salmaya başladığında dörde böldüğünüz mantarıda ekleyin. Suyunu çekene kadar pişirin. Ocaktan indirmeye yakın tuz,karabiber,kekik,pul biberi ekleyip altını kapatın.
Soğanı piyazlık doğrayın, biraz tuzla fazla bastırmadan ovalayın ve ardından soğanları yıkayın. İstediğiniz miktarda sumak ekleyerek ciğerin yanında servis yapın (İsterseniz kıyılmış maydanozda ekleyebilirsiniz).
AFİYET OLSUN:
4 Ağustos 2010 Çarşamba

İşyerinde sürekli bilgisayar başındayım. Çalıştığım oda çok küçük, üç tane bilgisayar ve bir vantilatör var. Garibim vantilatör kendi kendine dönüyor kimseye bir faydası olmuyor. Sabah sekizden akşam beşe kadar neredeyse 3 litreye yakın su içiyorum. Su dururken bile kaynıyor neredeyse... Hal böyle olunca değil yemek yapmak, yemek bile işkence oluyor.
Yoğurtlu biber annemin sabah kahvaltılarında; makarnanın, kızartmaların yanında yaptığı ve benim çok sevdiğim bir yemek. Bende sık sık yemek olarak ya da yemeğin yanına salata olarak fazlaca yapıyorum.
Yumurta salatası ise benim haşlanmış yumurta sevmeyişime bir çözüm niteliğinde. Sevgili yengemden aldığım bu tarifi çok seviyorum. Yumurtanın ne kadar faydalı olduğunu bildiğim için kendimi bu şekilde yumurta yemeye zorluyorum. Yumurtayı bu şekilde yaptığım gibi haftasonları haşladığım yumurtaları dilimleyip, üzerine limon sıkıp çeşitli baharatlarla karıştırıyorum. Bu şekilde yumurta kokusu gidiyor bende yiyebiliyorum.
Türk mutfağının vazgeçilmez sebze öğelerinden biri olan Biber’i veren bitkisi, Patlıcangiller’dendir. Anayurdu Güney Amerika’ dan tüm dünyaya yayılıp ülkemizde de bol bol yetiştirilen biberin, 700 kadar türü vardır. 50-100 cm. kadar boylanan biryıllık otsu bitki biberin sap ve dalları zamanla odunsulaşır. Bazı yerlerde ikiyıllık bitki olarak gelişmekte ve çalmışı görünüş kazanmakta; hatta tropik bölgelerde ağaççık haline gelmektedir.
Biber bitkisinin türlere göre değişmekle birlikte, uzunca oval biçimli, kenarları düz yapraklarının rengi, yeşilin açıktan koyuya kadar değişen tonlarında olur. Yaz aylarında açan küçük çiçekleri, beyaz ve ender olarak menekşe rengindedir. Biber meyveleri renk, biçim, büyüklük ve tat bakımından türlerine göre büyük farklılıklar gösterir. Meyvenin kabuğu, disk biçimindeki kirli beyaz renkli ufak tohumlarının kümesinden bir boşlukla ayrılır.
Ülkemizde dolmalık, sivri, çarliston, domates, süs vb. türleri yetiştirilmektedir. Biber meyvesi taze olarak salatalara katılır, öylece yenilir; dolması ve turşuları yapılır. Acı biberler baharat olarak sıkça kullanılır. Domates biberinin salçası yapılmakta ve ayrıca biberler, türlü yemeklere katılmaktadır.
BESİN DEĞERLERİ
100 gr. dolmalık ya da sivri taze biberin içerdiği besin değerleri şunlardır: 22 kalori; 1,2 gr. protein; 4,8 gr. karbonhidrat; 0 kolesterol; 0,2 gr. yağ; 1.4 gr. lif: 22 mgr. fosfor; 9 mgr. kalsiyum; 0,7 mgr. demir; 13 mgr. sodyum; 213 mgr. potasyum: 420 IU A vitamini; 0,08 mgr. B1 vitamini; 0,08 mgr. B2 vitamini; 0,5 mgr. B3 vitamini; 0.26 mgr. B6 vitamini; 9.8 mcgr. folik asit; 128 mgr. C vitamini ve 0,7 mgr. E vitamini.
Acı kırmızı biberlerin bazı besin değerleri daha da yüksektir. Şöyle ki: 32 kalori; 3.840 mcgr. A vitamini kaynağı betakaroten: 140 mgr. C vitamini ve 0,8 mgr. E vitamini.
SAĞLIĞIMIZA YARARLARI
Yukarıda görülen ve bazıları oldukça yüksek olan besin değerlerinin yanı sıra;
o Biberler, içerdikleri antioksidan ve diğer maddelerle bedenin birçok kanser türüne ve kalp hastalıklarına yakalanma rizikosunu azaltır; felç geçirme ve katarakt illetine tutulma tehlikesini en aza indirger.
o C vitamini yönünden zenginliği sayesinde biberler, bedenin hastalıklara direncini artırır, soğuk algınlığının ilk aşamasında iyileştirici olur.
o Biberler, içerdiği yüksek orandaki lif nedeniyle pekliğe (kabızlığa) iyi gelir.
o Özellikle acı biberler akciğerlerin ilacı olur: Balgam söktürücü işlevleri vardır; kronik bronşit ile anfizemi önler ve hafifletir; solunum zorluklarını giderir.
o Gene acı biber, damarlarda pıhtılaşmış kanı çözer, ağrı geçirir ve hastaların kendisini iyi duyumsamalarını sağlar.
o Ayrıca tüm biberler mideyi uyarır, sindirim salgılarını artırır. İştahı açar ve sindirimi kolaylaştırır. İdrarı artırır, tüm bedeni uyana olurlar.
Bütün bu önemli etkilerinden faydalanmak için biber türleri günlük diyete katılmalı ve bol bol tüketilmelidir.
Dikkat: Acı biber aşırı olarak alınırsa, mide ve bağırsaklarda tahrişlere yol açabilir, hatta böbreklerde, karaciğerde rahatsızlanmalara neden olabilir.
Alıntıdır...
İstanbul Teknik Üniversitesi Gıda Mühendisliği Bölümü'nde yapılan araştırmaya göre , besinler içerisinde en kaliteli proteine sahip gıdanın yumurta olduğu tespit edildi . Yumurta proteini, dışarıdan alınması gerekli olan ‘elzem amino asitleri’ yeterli ve dengeli miktarda içerir. Yumurta sağlıklı yaşam açısından gerekli A, D, E ve B grubu vitaminleri başta olmak üzere birçok vitamini önemli oranda içerir.
Protein, vitamin ve mineral açısından oldukça zengin olan yumurta, özellikle çocukların fiziksel ve zihinsel gelişimi açısından büyük önem taşır.
Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hikmet Boyacıoğlu:“Kolin içeren yumurta, beynin gelişiminde önemli rol oynamaktadır. Yumurtanın faydaları saymakla bitmez. Yumurta konusunda dünyanın farklı ülkelerindeki üniversitelerde çeşitli araştırmalar yapılıyor. ABD’de bir üniversitede yapılan araştırmada, kahvaltıda yumurta yemenin vücut yağının kaybedilmesinde etkili olduğu belirlendi. Yağsız kas kitlesinin korunmasına yardımcı olan ‘lösin’ amino asidinin zengin bir kaynağı olan yumurta, vücut yağının yakılmasında önemli rol oynuyor.”
Üniversitede 10 hafta süreli yapılan araştırmada, kahvaltıda yumurta, düşük yağlı süt ürünleri ve yağsız et gibi ‘lösin’ amino asidince zengin protein tüketen kişilerin, kahvaltılarında karbonhidratça zengin bir diyetle beslenen kişilere kıyasla iki kat daha fazla yağ kaybettiklerinin belirlendi, böylece yumurtanın farklı bir faydası daha tespit edildi.
Kaynak:THE HEALTH NEWS 2005 http://www.thehealthnews.org/
Malzemeler:
- 10 adet yeşil biber
- 5 çorba kaşığı sıvıyağ
- 1 kase sarımsaklı yoğurt
Biberleri küçük küçük doğrayın. Sıvıyağda kavurun. Biraz soğuduktan sonra üzerine sarımsaklı yoğurt ekleyin.
AFİYET OLSUN:)
Tarifinde ölçü vermeyeceğim. Siz kişi sayısına göre istediğiniz miktarda hazırlayabilirsiniz.
Malzemeler:
- Yumurta
- Maydanoz
- Zeytinyağı
- Limon
- Tuz, karabiber,kimyon,kırmızı pul biber
Yapılışı:
Yumurtaları haşlayın. Boylamasına ikiye ayırın. Benim yumurtalar biraz garip çıktı sarısı dibine yapışıkmış o yüzden istediğim gibi olmadı. Sarıları kenara ayırın. Bunun içine maydanoz, limon,yağ ve baharatları atıp karışıtırın. Bu karışımı çıkardığınız sarıların yerine kaşıkla koyun.
AFİYET OLSUN:)
27 Temmuz 2010 Salı
- 3 adet haşlanmış patates
- 2 su bardağı ince bulgur
- 1 adet soğan
- 2 diş sarımsak
- 1 çorba kaşığı domates salçası
- 1 çora kaşığı biber salçası
- 10 adet yeşil soğan
- Yarım demet maydanoz
- Bir tutam taze nane
- Tuz, karabiber, isot
- Limon
- Zeytinyağı
- Servis için marul
Bulguru 2 su bardağı sıcak suyla demlendirin (Yaklaşık yarım saat kadar). Soğanı ve sarımsağı rendeleyin. Bulgurun üzerine rendelenmiş soğan, sarımsak, salça, ezilmiş patates ve baharatlarınıda koyarak iyice yoğurun. Marul hariç diğer yeşillikleride ekleyerek biraz daha yoğurun. Elinizi zeytinyağına batırarak köfteleri sıkın. Marul ve limonla servis yapın.
AFİYET OLSUN:)
21 Temmuz 2010 Çarşamba
- 3 adet patlıcan
- 2 adet kırmızı biber
- 1 adet çarliston biber
- 2 adet domates
- 3-4 diş sarımsak
- 4 yemek kaşığı zeytinyağı
- Yarım limon
- Tuz
Patlıcan ve biberleri közlüyoruz. Benim köz tavam var onda közlüyorum. Çok rahat ve pratik oluyor. Közlenmiş biber va patlıcanları soğuduktan sonra kabuklarını soyarak küçük küçük dilimliyoruz. Domateside dilimleyip üzerine ekliyoruz. Sarımsakları biraz tuzla havanda dövüp karışıma ekliyoruz. Zeytinyağı, tuz ve limonuda ekledikten sonra karıştırıp servis ediyoruz.
AFİYET OLSUN:)
5 Haziran 2010 Cumartesi
Kısırın ölçüsü iki kişilik diyeceğim ama bu kısırla yanında eğer başka birşeylerde varsa 4 kişiyi ağırlarsınız. Ben kısıra sadece yeşillik koyuyorum. Domates sulandırıyor, marulda çok büyük kalıyor kısırın içinde. İsteğinize bağlı olarak kırmızı lahana, domates, marulda koyabilirsiniz.
Evvettt gelelim tarife...
Malzemeler:
- 1,5 su bardağı köftelik bulgur
- 1,5 su bardağı kaynar su
- 1,5 çay bardağı zeytin yağı
- 1 orta boy kuru soğan
- 1 yemek kaşığı biber salçası
- 1 yemek kaşığı domates salçası
- 4-5 adet yeşil soğan
- Yarım demet maydanoz
- Yarım demet dereotu
- 2 adet salatalık
- 1 adet limon
- Çeşitli baharatlar (pul biber, nane, karabiber, kimyon, tuz)
Yapılışı:
Bulguru kapaklı bir kaba aldıktan sonra üzerine sıcak suyu koyup kapağını sıkıca kapatıyoruz. Yarım saat dinlenmeye bırakıyoruz. Bu arada yeşillikleri yıkıyoruz ve suyunun süzülmesi için kenara alıyoruz. Kuru soğanı küp küp doğradıktan sonra zeytinyağıyla kavuruyoruz. Biber ve domates salçalarınıda ekleyip biraz daha kavuruyoruz. Bu karışımı bulgurun üzerine ekledikten sonra istenilen miktarda baharatları ilave edip iyice karıştırıyoruz. Yeşillikleri incecik kıyarak ulgura ekledikten sonra limonu sıkıyoruz. İşte bu kadar:)
AFİYET OLSUN