Fiziksel ve ruhsal olarak bambaşka bir boyuta geçtim ben;Anne
oldum!..
Son hafta
“artık doğurmadın mı?” telefonları o kadar çok artmıştı ki resmen strese
girmiş, “sanırım ben doğuramayacağım” diye saçmalamaya başlamıştım.Bu nedenle
çareyi telefonumu kapatmakta buldum.Bi şekilde bana ulaşıpta malum soruyu
soranları nazikçe geçiştirmeye çalışıyordum.Bana çaktırmamaya çalışsalar da
evde de herkes gözümün içine bakıyor kime seslensem “noldu,bişeyin mi var” diye koşturuyorlardı.Haliyle bende sinirler
gerilmiş,daha vakit varken fazlasıyla bunalmış,ağırlaşmıştım.29 ocak akşamı
koca göbeğim,ben,Ali,annem,babam ve kardeşlerim evde otururken “bize verilen
tarih bugündü,bugünde geçti hiiiç boşuna beklemeyin” demiş bulundum.Bu lafımın
üzerinden daha 1 saat geçmeden ilk işaret geldi.Dr. arandı,gerekli bilgiler
alındı ve ailecek arabaya atlayıp güle oynaya gittik hastaneye. Ben saat 10:30
dan 02:30 a kadar güldüm,eğlendim.02:30 dan sonra hafif hafif gelen sancılarla somurtmaya
başladım.05:00 dan sonra iyiden iyiye sızlanmaya başladım derken 06:30 dan
sonra ise film koptu bende.Ali ve annem yanımda olmasaydı,özellikle Ali nin
gelen her sancıda bana verdiği destek ve hatırlattığı taktikler olmasaydı bu
doğum nasıl gerçekleşirdi bilemiyorum…
Ve 30 ocak 08:05 te mutlu doğum :)
(Bu yazıyı yazmak için günlerdir kaçıncı kez pc başına
geçtim hesaplayamadım.Kafam dağıldı ne yazacaktım,nasıl ifade edecektim
duygularımı unuttum gitti :) )
Ben içerde bir doğururken dışarıda dokuz doğuranları sonradan
fotoğraflardan gördüm :) Ali hala söylüyor “hayatımın en zor dakikalarıydı”
diye.
Doğumdan sonra miniğimiz dünyada yokken aklımıza koyduğumuz
ismini dedesi (sevgili babacığım) ezanıyla birlikte fısıldadı kulağına;Ahmet
Tuğra…Ahmet Tuğra Ali nin deyişiyle büyük aşkımızın minik mührü…Diğer dedesi de
torunundan ayrılıp bi ara Çandarlı ya
giderse bir ağaç dikecek minik mührümüz için,onunla birlikte büyüyen bir ağacı
olsun diye…Yıllar önce kurulan hayallerin gerçekleştiğini görmek,yaşamak ne
güzel…çok şükür…
Annelik serüvenimin zorlu ilk günlerinde gerek maillerle
gerekse twitterdan bana destek olan ve destek olmaya devam eden Tüten,Kirazzade(Sümeyye),Esra,Filiz,Canan
ve Melike’ye yürekten teşekkür ederim.
Yazacak çok fazla şey var aslında ama bende zaman
yok.Şimdilik bu kadar…
Neşeniz bol olsun…