..

15 Eylül 2011 Perşembe

Cırdıngış


           Arkadaşım Serpil bir çerkez gelini.İlk defa onda yediğim bu yemeği bu defa rica ettim bana gösterek beraber yaptık.Çerkezlerin favori yemeklerinden olan cırdıngış yada bazen gınnışbazen gırnış oluyor adı.Kabul etmeliyim Serpil olmadan yapamazdım.Arkadaşıma buradan tekrar teşekkür ediyorum. Biz de Meral ve ben ve çocuklar afiyetle yedik.
Malzemeler:
 Hamuru İçin;3 bardak un,hamuru yoğurmak için haşladığımız tavuğun suyu(tavuğun suyunu ayrıca sosuna ve haşlamasında da kullanacağız onun için bol tutun),tuz,
Haşlamak İçin: Tavuğun  kalan suyu,tuz ve aldığı kadar su.
Sosu için: 5 diş sarımsak,1 kaşık salça,sulandırmak için tavuğun suyundan biraz ekliyoruz.

Yapılışı:

  1. Önce tavuğu haşlıyoruz,biraz suyunu bol tutmakta yarar var.
  2. Hamuru hazırlıyoruz.Unumuza biraz tavuk suyundan biraz da normal sudan ekleyerek hamur açıyoruz. Kulak memesi kıvamında olacak.
  3. Büyükçe bezelere 2-3 bezeye ayırıyoruz. Ve çok ince olmayacak şekilde açıyoruz.Kare kare kesip aşağıdaki gibi şekil veriyoruz.

    4. Bir bezin üzerine aldığımız hamurları hazırlayınca derince bir tencerede biraz tavuk suyu biraz su ve 2 kaşık tuzla (suyumuz kaynayınca) mantı hamuru gibi haşlıyoruz.
   5. Tavuk etlerini didikliyoruz.Sosu için sarımsakları dövüyoruz ve bir tavaya biraz sıvıyağ koyup salça ekliyoruz. Dövdüğümüz sarımsakları ve tuzu ekleyip kavuruyoruz. En sonunda tavuğun suyundan ekleyerek sosumuzu hazır ediyoruz.
   6.Yeteri kadar haşladığımız hamurlardan bir tane alıp içinin pişip pişmediğini kontrol ettikten sonra  çıkartıyoruz.Bir tepsinin ortasına sosu tabanına hamurları ve en üstüne haşladığımız tavuğun etlerini koyuyoruz. Sosla birlikte yeniliyor Afiyet Olsun.

13 Eylül 2011 Salı

Galeta Unlu Patatesli Börek






Sık sık yaptığım bu böreği paylaşmak bir türlü nasip olmamıştı.Galeta unuyla yapıyoruz ve çıtır çıtır oluyor hem de fırında olduğu için fazla yağlı olmuyor.Ayrıca içini patatesli yapıyorum içi yumuşacık dışı çıtır oluyor. Tadanlardan tam not aldı. Gerisi size kalmış Afiyet Olsun...
Malzelemer:1kg el açması yufka,3 yumurta,5 adet haşlanmış patates,içine biraz beyaz peynir,karabiber,sıvıyağ,galeta unu.

Yapılışı: 
  1. Patatesleri rendelip yada ezip içine tuz, ezilmiş peynir,karabiber ve isteğe göre baharatlar koyarak biraz sıvıyağ ekliyoruz iç harcımız hazır oluyor. 
  2. Yufkanın birisini açıyoruz ve içini sıvıyağ ile yağlıyoruz, bir diğer yufkayı kapatıp onu da yağlıyoruz. 8'e bölüp her bir parçasını iç malzemeyle sarıp önce çırpılmış yumurtaya sonra galeta ununa batırıp yağlanmış tepsiye diziyoruz.
  3. Bu işlemi malzemelerimiz bitene kadar devam ediyoruz. Ve 180 derece fırında üzerin kızarıncaya kadar pişiriyoruz.

11 Eylül 2011 Pazar

Köfteli Patlıcan


                  Farkettim de ne kadar patlıcan tarifi koymuşum bloğuma. Düşündüm evet biz patlıcanı çok seviyoruz.Her seferinde farklı bir şekilde yapıyorum.
                 Annemin patlıcanları bunlar.Küçük küçüktüler. Ben de kıyamadım onları enlemesine kestim.Köfteyle birleşince böyle bir yemek çıktı ortaya.
                 Malzemeler:1 kg küçük boy patlıcan,1/2 gram kıyma,1 kuru soğan,1 yumurta,1 su bardağı ekmek içi,1/2 demet kadar maydanoz,1 yemek kaşığı sıvıyağ(kıymaya konulacak)2 çay kaşığı isot,2 çay kaşığı kurutulmuş reyhan,tuz, salça, kızartmak için yağ.

Yapılışı:

  1. Patlıcanları alaca soyup ikiye yada üçe ayırıyoruz(eğer sizin patlıcanlarınız daha büyükse ona göre doğrayın)Tuzlu suda yarım saat bekletiyoruz.
  2. Bu arada soğanı ince tarafından rendeliyoruz,maydanozu ince ince doğrayıp kıymaya her ikisini de ekliyoruz.Yumurta kırıp ekmek içini de ekliyoruz.İsot ve reyhanı ekleyip yoğurmaya başlıyoruz.Yoğururken biraz da ben sıvıyağ ekledim.
  3. Patlıcanları sudan çıkarıp iyice sıkıyoruz ve kızgın yağda biraz kızartıyoruz.Kızarttığımız patlıcanları tencerenin dibine,kızarttığımız köfteleri ise patlıcanların üzerine alıyoruz.Salçalı su yapıp ekliyoruz pişmeye alıyoruz.Afiyet Olsun...

9 Eylül 2011 Cuma

Kuru Domatesli Salata


                 Kendi kuruttuğum domateslerden yaptığım bu salatayı evde ne varsa onunla yapıyorum aslında.Geçen sefer kavurduğum mantarları koydum mesela. Şimdi ise yeşil zeytin ekledim.Kaşar ve ceviz isteğe göre konulabilir.Fakat illaki zeytinyağı olacak bence.
   Malzemeler: 1 avuç kuru domates,2 tane haşlanmış patates, yarım çay bardağı rendelenmiş kaşar,yarım çay bardağı ceviz,birkaç dal taze nane,maydanoz ve dereotu,isteğe göre yeşil turşu zeytin,limon yada nar ekşisi, zeytinyağı tuz, bir tutam kuru reyhan.

Yapılışı:

  1. Kuru domatesleri ben haşlamadan sıcak suda yarım saat bektelerek kullandım. Böylece rengi daha kırmızı tadı biraz ekşimsi kalıyor.Haşlanmış patatesleri doğrayıp domatesleri ekledim.
  2. Yeşillikleri yıkayıp doğruyoruz ve onu da salataya ekliyoruz.Zeytini ince ince doğrayıp ekliyoruz.
  3. En üstüne kaşarı rendeleyip ceviz kırıntısını döküyoruz.Zeytinyağı ve limonunu ekleyip kuru reyhan ile servis yapıyoruz.Afiyet Olsun...

8 Eylül 2011 Perşembe

Yaş Pasta


                         İzgi'nin yani büyük kızımın doğum günü vardı ayın beşinde. Rahatsız olduğum için kutlayamamıştık.Benden yaş pasta istedi bugün. "Tamam" dedim, malzemeleri almaya gittik.Eve geldiğimde bir baktım hazır pandispanyayı almayı unutmuşum.Tekrar çıkmayı gözüm yemedi bende kendim hazırlayayım dedim.Daha önce çok kereler farklı tariflerle pandispanya yapımını denemiş biri olarak bu sefer risk almak istemedim.Normal kek şeklinde kelepçeli kalıpta hamur hazırlayıp pasta şekli verdim.Evet kek hamurundan yaşpasta yaptım.Bu ilk yapışım değil ayrıca.Kesmesi ve şekil vermesi biraz zor oluyor ama ne yapayım en azından kabarıyor.
                         Pandispanya hazırlamasını bilen ve kendi ölçülerinde yapıp da sonucu garanti olan arkadaşlar varsa tarifinizi bekliyorum.

                         İşte bu da benim pastam:
 
Malzemeler:
Keki İçin;3 yumurta,1su bardağının yarısı sıvıyağ,yarısı süt,2 paket kabartma tozu,1 paket vanilin,1 su bardağı şeker,1 kaşık kakao
Kreması için; 1 paket hazır vanilyalı puding,2,5 bardak süt,1 kaşık şeker.
Krem şantisi için:1,5 bardak soğuk süt,2 paket beyaz kremşanti.
Muz,damla çikolata ve diğer süslemeler.

Yapılışı:

  1. Soğuk sütle krem şantiyi hazırlayıp dolaba kaldırıyorum.
  2. Yumurtaları şekerle beyazlaşana kadar çırpıp süt ve yağı ekliyorum.Üzerine biraz un ekleyip blendırda çırpıyorum.Kakaosunu koyarak kıvamına bakıyorum. Ne çok akışkan ne çok katı bir hamur olunca vanilin ve kabartma tozlarını ekleyip tekrar çırpıp yağlanmış 24 cmlik kelepçeli kek kalıbına alıyorum.
  3. Kek pişince biraz soğumasını bekleyip ortadan ikiye kesiyorum.
  4. Kremasının hazırlanmasına geçip hazır pudingi sütünü biraz az tutarak hazırlıyorum.(2,5 bardak süte 1 pudig paketi) Ben ayrıca şekerli sevdiğim için 1 kaşık şeker ekliyorum siz isterseniz eklemeyebilirsiniz.Karışımı ocağa alıp pişiriyorum.
  5. Sıcak sıcak kekin üzerine alıp yayıyorum.Krema biraz ılınınca üzerine muz dilimleri ve damla çikolata koyuyorum.
  6. En son olarak krem şantiyle üzerine kaplayıp istediğim şekilde süslüyorum.

5 Eylül 2011 Pazartesi

Patlıcan Kebabı


            Merhabalar dostlar...Uzun zaman sonra yeni bir tarifle sizlerle birlikteyim. Herkesin bildiği patlıcan kebabı tarifini bir de benden dinleyin istedim. Şu aralar arşivden kullanacağım tariflerimi.Açılışı patlıcan kebabıyla yapıyorum.Umarım beğenirsiniz.Şimdiden afiyet olsun.

Malzemeler:
5adet patlıcan, 200 gram kıyma,1 kuru soğan,1 yumurta,yarım su bardağı çekilmiş ekmek içi,baharatlar,tuz,3 diş sarımsak,2 kaşık salça.

Yapılışı;

  1. Patlıcanları alaca soyup 2 santim aralığında kesikler alıyoruz.Fakat keserken  tam koparmıyoruz.Tuzlu suda yarım saat bekletiyoruz. Sudan çıkarıp iyice kuruluyoruz.
  2. Soğanı rendeliyoruz,sarımsağı rendeliyoruz,kıymaya tuzu,baharatları,ekmek,yumurta ekliyoruz yoğuruyoruz.Köfteler hazırlayıp arasına koyuyoruz.
  3. Tepsiye dizdiğimiz patlıcanları salçalı ve hafif tuzlu suyla birlikte fırına veriyoruz.(Not;patlıcanları tuzlu sudan olduğu gibi çıkarttığımız için ben çok hafif tuz koydum siz kendinize göre ayarlayabilirsiniz)

31 Ağustos 2011 Çarşamba

Hüzünlü Bayram

           Öncelikle bütün İslam aleminin ramazan bayramını en içten dileklerimle kutlarım. Rabbim herkese daha nice güzel bayramlar nasip etsin.
          Evet bu bayram hüzünlü bayramdı benim için. Eminim bu aralar ortalıklarda olmayışımın sebebini merak edenler vardır. Hüznüm de bundan geliyor zaten.Ramazanın 15 inde anneannemi kaybettim.Benim küçücük, zayıf, çilekeş anneannem artık aramızda yok.Bu sebeple gece sahurda apar topar memlekete gittim.O artık yoktu.Hakk'a borcunu ödemiş, bizden ayrılmıştı.Çok çekti anneannem. Bir yıldan beri alzemier hastasıydı. Son zamanlarda kendini hiç bilmez olmuş, bakımı da epeyce zorlaşmıştı.Zayıflamış, bir deri bir kemik kalmıştı. Zaten pek bol olmayan iştahı hiç kalmamış ölmeyecek kadar yemeye başlamıştı.
          Anneannemden bahsetmek istiyorum sizlere.Benim anneannem 29 yaşında dul kalmış.Eşi vurularak öldürülmüş,3 çocukla köy yerinde annesine sığınmış. Onları el içine katabilmek için kah yevmiyeye gitmiş, kah el işleri yapmış ama hiçbir zaman muhtaç etmeyerek çocuklarının başında kale gibi durmuş bir daha evlenmemiş.Dünyasına küsmüş, dedem ölünce gülmek ona tuhaf gelmeye başlamış.Bize o yılları anlatırken "İnsanlar nasıl gülüyor, bu gülmek nerden geliyor derdim." derdi.Gülememiş anneannem, belkide her tebessüm edişinde içini acıtan o sıcaklığı bir türlü soğutamamıştır.Bunlarda bitmeyen çilesi başka şeylerle de devam etti.Ama dahasını anlatmak istemiyorum.O acılar da onunla birlikte toprak olsun istiyorum.
         Ramazan ayı gibi mübarek bir ayda vefat etti. İnşallah bu onun için hayırlara vesiledir.Bu dünyada gülmeyen yüzü, öbür tarafta gülsün inşallah.
         Yemek bloğunda konuşulacak konu gibi görünmesede bunlar da hayatımızın bir parçası malesef.Ben bu blokta sadece tariflerimi değil, mutluluğumu da hüznümü de paylaşmak istiyorum.Bu aralar mutfakta yemeklerimi yaparken hüznümü de katmak istiyorum,pek çok kişinin aksine.Bence hayatın ta kendisi bu...

13 Ağustos 2011 Cumartesi

Fındıklı Şekerpare


                      Oktay Usta'dan aldığım bu tarif tarafımca denenmiş olup tavsiye edilir dostlar. Ben hep şekerpare yapmaktan korkmuştum. Ya güzel olmazsa  yada içi kuru kalırsa diye. Bu sefer her şeyi göze aldım misafirlerimin olduğu bu ramazan akşamına tatlımı fındıklı şekerpareden yana kullandım. Tadı da tam istediğim gibi oldu.

Malzemeler:
3 yumurta(birinin beyazı hamura sarısı üzerine olacak),3çorba kaşığı oda sıcaklığında margarin, 1 çay bardağı sıvıyağ,1 çay bardağı irmik, 1su bardağı pudra şekeri,1 su bardağı toz fındık(robotta çekilmiş),1 vanilya,1 kabartma tozu.
Şerbeti İçin: 5 bardak su,4 bardak şeker, bir dilim limon

Yapılışı:

  1. 2 yumurtayı kırıyoruz diğer yumurtanın beyazını da hamura ekliyoruz.Margarin sıvıyağ, irmik, pudra şekeri, robottan çekilmiş fındık,vanilin, kabartma tozunu ekliyoruz. Biraz yoğurunca unu azar azar aldığı kadar ekliyoruz. Kulak memesinden biraz daha yumuşak bir hamur olması gerekiyor.
  2. Şerbeti için su ve şekeri ocağa alıyoruz. Şerbetimiz kaynayınca kıvama geldiğini şöyle anlıyoruz: kepçemizi şerbete sokuyoruz. Kepçedeki en son damla biraz bekleyip düşerse bilin ki şerbet olmuştur.
  3. Hamurdan ceviz büyüklüğünde bezeler kopararak istediğimiz şekli veriyoruz. Üzerine daha önce ayırdığımız yumurta sarısını sürüp çatalla biraz bastırmadan çiziyoruz.
  4. 180 derece fırında üzerin kızarıncaya kadar pişiriyoruz.
  5. Şerbet bu arada ılımaya bırakılmıştı.Fırından çıkarttığmız şekerpareleri biraz havalandıktan sonra şerbetliyoruz. Üzerini kapatıp şerbetini almasını sağlıyoruz. Afiyet Olsun

Köfteli Çorba


                              Bu akşam iftara misafirlerim var. Bu çorbayı yaptım. Çocukların sevdiği köfteli çorba.Bu çorbada kıymayı bulgurla yoğuruyorsun. Bazıları içine erişte, bazıları içine nohut katıyor o zaman ismi değişiyor. Bizimkiler ise sadesini seviyorlar. Tavsiye edilir.

Malzemeler:
1/2 kg kıyma, bir büyük fincan ince kısırlık bulgur, bir tane soğan,1 yumurta, 2 kaşık un,karabiber, tuz,
Terbiyesi için; 3 kaşık un , 1 kaşık domates salçası, 1 kaşık biber salçası.
Yapılışı:

  1. Kıymayı derince bir kaba aldıktan sonra soğanı rendeliyoruz.İçine bulgur, un, yumurta, tuz,karabiber katıp yoğuruyoruz. Biraz bekletiyoruz.
  2. Köftelere şekil veriyoruz. Çorbaya girince şişeceğini düşünerek mümkün oldukça küçük yapıyoruz. 
  3. Tencereye yağ koyup 3 kaşık un koyuyoruz. Un kavrulurken salçaları katıyoruz. En son suyunu ekleyip kaynamasını bekliyoruz.
  4. Suyumuz kaynayınca köfteleri atıp bir kaç taşım kaynatıyoruz. Çorbamız hazır. Afiyet Olsun...

12 Ağustos 2011 Cuma

Kadayıflı Muhallebi


                                      Uzun zaman önce arkadaşım Halime'de yediğim bu tatlıyı ikinci kere bu sefer sizin için yaptım.Ben muhallebiyi her zamanki ölçüme göre hazırlıyorum. Bu kıvamından ve ölçüsünden memnunum. Kadayıflara gelince bana tereyağında kavur demişti arkadaşım ama size tavsiye etmem. Birincisinde öyle yaptım ağır oldu ikincisini ise kadayıfları dolaptan çıkardığım gibi(ben fazla kadayıfı buzluğa koşmuştum. Lazım olunca içinden kırıntılıyarak çıkarttım hemen tavaya attım)  tavaya atıp kavurdum. Bu esnada içine biraz cevizden ekleyerek ve 1kaşık şeker katarak kavurdum.Neyse tarifi vereyim zaten vermişim bile...

 Malzemeler: 1 kg süt, 4 kaşık un,2 kaşık nişasta,1 paket vanilin, 2 su bardağı kadar kadayıf, 1bardak kadar ceviz içi,1 bardak şeker, ayrıca 1 kaşık şeker

Yapılışı:
  1. Dolaptan çıkardığım kadayıfları renkleri gelsin diye tavaya alıyorum üzerine bir kaşık şeker ve biraz ceviz ekleyerek kızarıncaya kadar kavuruyorum.
  2. Sütü tencereye alınca un ve nişasta karışımını sütle karıştırıp tencereye ekliyorum. Bir bardak şekeri de ekleyince kaynayıncaya kadar başında durarak muhallebi kıvamına gelmesini bekliyorum. Ocaktan alınca içine vanilini ilave ettim.
  3. Kadayıfların bir kısmını tepsinin altına yaydım ve üzerine muhallebiyi eşit olarak döktüm. Geri kalan kadayıfları üzerine örterek kapattım. Artan cevizlerle üzerini süsledim.Afiyet Olsun...

11 Ağustos 2011 Perşembe

Erik Pestili


                              Annemin gönderdiği o kırmızı eriklerden pestil yapacağımı söylemiştim sizlere velhasıl yaptım da.Rengi koyu kırmızı,tadı ekşimsi  değişik bir tat oldu. Ben tatlı sucuklarının yanında ceviz yada bademlerle iftariyelik olarak soframa koyuyorum. Siz nasıl yemeği seversiniz bilmem ama onca tatlının arasında erik ekşisi, tam da aradığım şey oluyor.

Malzemeler:  4 kg erik, 4 kaşık nişasta, 2 su bardağı şeker,2 su bardağı kadar su
2 su bardağı şeker kullandım tabi siz kendi damak tadınıza göre şekeri ayarlayabilirsiniz. Unutmamanız gereken şey fazla şeker katarsanız pestili bezden çıkarmakta zorlanırsınız.

Yapılışı:
  1. Erikleri yıkayıp derince tencereye alıyoruz, suyunu ekleyip karıştırarak iyice erimesini sağlıyoruz. Bu esnada yanmaması için başında sık sık bulunuyoruz.
  2. Erikleri süzgeçten geçirip tekrar tencereye alıyoruz. Şekerini ekliyoruz. Nişastasını eriğin suyuyla özeliyerek karıştırıyoruz. Ocağa alıp kıvamı gelmesini bekliyoruz.
  3. Beyaz, naylonsu bir bezin üzerine çok ince olmayacak şekilde döküyoruz. Bu arada bezin altında kalınca başka bir bez olmalı yoksa rengi bir altına geçebilir.
  4. İki gün kadar kurutup bakıyoruz iyice kuruduğunu anladığımız zaman kenarından kaldırmaya başlıyoruz. Eğer kolayca kalkıyorsa bezimizin arka tarafını hafifçe ıslak bir bezle siliyoruz, kolay kalkmasını sağlıyoruz. İsteğe göre kesip servis yapıyoruz.Not: Erikleri yeni dökünce üzerine ceviz,fındık gibi şeyler dökersek cevizli, fındıklı pestil olur.Böyle yemeyi sevenlere duyurulur.

10 Ağustos 2011 Çarşamba

Mücver

                  
                             11 günlük bir aradan sonra haliyle bende tariflerde birikti dostlarım.Ben şimdi size kabağın o en güzel yemeklerinden biri olan mücverle merhaba diyeceğim. Mücverin en önemli püf noktası hiç şüphesiz dağılmadan pişmesini sağlamak. İşte bu tarifle tam da dağılmadan yapabilirsiniz.

Malzemeler:
2 adet kabak, 1 tane patates, 1 tane yumurta, 1 tane kuru soğan, 2 çay kaşığı sebze çeşni, 2 kaşık un,kızartmak için yağ,isteğe göre yarım su bardağı rendelenmiş kaşar.

Yapılışı:
  1. Kabakları, patatesleri soy rendele. Soğanları rendele karışıma ekle.Sularını elinle sıkıca süz. Hiç suyu kalmaması gerekiyor.Yumurtayı kırınca ve tuzu ekleyince sulanmaması lazım. Yumurta kır un ve  sebze çeşnisini ekle,gerekirse ayarlayarak tuzunu da ekle.
  2. Kaşıkla al.Biraz incelt kızgın yağda altı üstü kızana da dek kızart. Fazla yağını alması için peçetenin üstüne koy. Daha sonra servis tabağına al.Afiyet Olsun...

Merhabalar Ben Geldim...

                     
                             En son temmuz 29 da paylaşımda bulunduğumu biliyorum. Bir kaçış, bir dinlenme, belki ramazandan belki tatilden diye düşünmüşsünüz biliyorum yokluğun sebebini. Ama hayır dostlarım bunların hiç birisi değil. Sadece o en bilindik en bildik şey bu seferki sebebim: Bilgisayarım bozuldu. Geldi, tekrar gitti tekrar geldi tekrar gitti. Derken bu akşam kavuştum bilgisayarıma. Ne meder şeymiş bu illet. Sigara içer gibi, çikolata sever gibi bir şey olmuş bende. Velhasıl anladım sonunda ben ve bilgisayarım kesinlikle ayrılmaz ikili olmuşuz. İyiki varsınız iyiki oralarda bir yerlerde beni ve yazılarımı okuyan o canım dostlarım var. Hepinizin ramazanını geç de olsa kutlarım. Hepinizi seviyorum canlarım....

29 Temmuz 2011 Cuma

Köylü Kızı Olmak Böyle Birşey



                  Annemin köyde küçük kavun  tarlası var. Burayı sulayabildiği için domatesinden tutun da lahanasına, biberlerinden tutun da havuçlarına kadar her şeyi ekmiş bir kenarına. Tamamen organik olan bu tarlanın ürünlerinden tatmak bize de nasip oldu. Sağolsun annem bana da göndermiş. Bahçeden gelen sebzeleri görünce o kadar sevindimki sanırsınız kendim yetiştirdim. ( Aslına bakarsanız bende yarım gün o tarlada çapa sallamıştım. Biraz olsun emeğim var diyeyim o zaman.)
                 Şimdi bunları sizlerle paylaşmak istiyorum. Belki biraz olsun o tarlanın güzelliğine ortak olursunuz. 

Kabak kurutmuş annecim. Kışın patlıcan kurusuyla karışık yemeğini yapar paylaşırım artık.


 Bal göndermiş kendi kovanlarından daha yeni aldıkları ballardan. Bunlar da ayrı bir güzel...


Patlıcanları mı desem tazecik diye,
Yoksa o güzelim fasulyelerine mi...

Biberleri hem dolmalık ve hemde çarliston olarak ayrı ayrı koymuş.

Şimdi gelelim eriklere. Asıl sorun da bu. Ben bu eriklerden pestil yapmayı düşünüyorum. Takriben 5 kg kadar var. Ayrıca rengi ve şekli de pestile uygun gibi geldi bana. Velhasıl ben daha önce hiç pestil yapmadım. Artık bulacağız bir çaresini, her şeyin bir ilki vardır değil mi?

28 Temmuz 2011 Perşembe

Haşhaşlı Revani


  

                                      Bugünlerde sıcaklarlardan ve sınavlarımdan bir türlü fırsat bulup bloğuma yeterli ilgiyi gösteremediğimin farkındayım. Bunu telafi için o herkesin bildiği ve sevdiği haşhaşlı revani yaptım ve paylaşmak istedim.
                                      Ben revaniyi kek gibi kabarık ve kalın sevmeyenlerdenim. Bunun için bir tane kabartma tozu kullanıyorum. Dondurma eşliğinde harika oluyor. Biz en çok limonlu dondurma ile seviyoruz. Tabi sade olanı da favorilerimiz arasında. Sıcakta şerbetli tatlı yenirmi demeyin. Öyle güzel yeniyor ki...

Malzemeler: 
Keki İçin:
3 yumurta, 1 su bardağı sıvıyağ, 1 su bardağı süt, 1 su bardağından iki parmak az şeker, 1 kabartma tozu, 1 vanilin, 1 su bardağı irmik, 1 su bardağı haşhaş, ve aldığı kadar un. 

Şerbeti İçin:
4 su bardağı şeker, 5 su bardağı su, birkaç damla limon.

Yapılışı:
  1. Kek hazırlar gibi hazırlıyorum revanimizi. Dikkat edeceğimiz nokta  ise; kabartma tozunu unu koymadan katmamak ve unu ise azar azar ekleyerek kıvanımı tutturmak.  
  2. Bir taraftan şerbeti ocağa koyuyorum. Kaynamaya başlıyor ve birkaç damlasını tabağa alarak akıtmak yöntemiyle kıvamına bakıp soğumaya bırakıyorum.
  3. Keki pişiriyorum. Biraz ılınması için bekletiyorum. Bu arada şerbet de ılık olmalı. Yani ben her ikisini de ılıkken döküyorum. Tepsinin ağzını kapatıyorum ve dinlenmeye bırakıyorum. Şerbetini çekti ise kenarda kalan şerbeti yine ekliyorum. Dondurma eşliğinde servis ediyorum.Afiyet Şeker Ola.






22 Temmuz 2011 Cuma

Tavuk Şinitzel Fırında Patates Eşliğinde


                        Bu günkü tarifim Oktay Usta'dan. Tavuğu terbiyelemek kısmı aslolan. Yani bu şekilde yapılan tavuk kesinlikle tavuk gibi değil de alabalık gibi oluyor. Hatta ben söylemesem bizimkiler alabalık yediklerini sandılar o derece yani.
                        Eğer tavuğu klasik şekillerde yemekten bıktıysanız ve fazla da vakit ayırmak istemiyorsanız bu tarif tam sizlik demektir.Gerçekten güzel oluyor.Ben fırında patatesle servis etmeyi tercih ettim.Patateslerimi sarımsaklı, kekikli sosla terbiye ettikten sonra fırına sürdüm. Harika oldular.

Malzemeler :
2 tane tavuk göğsü,1 şişe sade soda,galeta unu, un,2 yumurta, 1/2 bardak süt, kızartmak için yağ, tuz, karabiber. Patatesler için; 3 adet patates, 3-4 diş sarımsak, kekik, tuz sıvıyağ.

Yapılışı;
  1. Tavuk göğsünü mümkün olduğunca ince keserek et döveceği ile inceltiyorum. Üzerlerine tuz serpip derince bir kaba alıyorum. Bu kapta üzerlerine soda ve sütü karıştırarak harmanlıyorum. 1-2 saat dinlenmeye bırakıyorum.
  2. Patatesleri soyup elma şeklinde doğruyorum. Üzerlerine tuz, kekik, biraz sıvıyağ ve sarmısak rendesiyle rendeleğim sarımsakları patateslere ekleyip ovalıyorum ki her yerine çeşnisi geçsin. Sonra fırın tepsisini dibine yağ koyup her yerini yağlıyorum ve patatesleri ekleyip fırına alıyorum.
  3. Bir kapta yumurtaları çırpıp bir yaygın kaseye galeta unu, diğer kaseye normal unu alıyorum (unun içine biraz tuz ve karabiber ekliyorum) ve yağımı da tavaya alarak kızartmak için son hazırlıklarımı yapıyorum.
  4. Tavukları önce una sonra yumurtaya en son olarak da galeta ununa batırarak kızmış yağa atıyorum. Kızarınca yanında patates ve içecek birşeyler ile servis ediyorum. Afiyet olsun...

20 Temmuz 2011 Çarşamba

Şeftali Rüyası

                 Şeftali tadı, kokusu o kendine has lifli haliyle en sevdiğim meyvelerden biridir. Ama dolapta yumuşayınca pek de sevmem doğrusu. Pazar günü aldığımız şeftalilerin bir kısmını yumuşamış görünce değerlendirmek hem de şu sıcak yaz günlerinde sütlü tatlı eşliğinde biraz serinlemek istedim. Ve işte ortaya böyle bir şey çıktı. Umarım sizlerde beğenirsiniz. Biz çok beğendik doğrusu...

 Malzemeler:
Muhallebisi İçin: 1kg süt, 1 su bardağı şeker, 1 kaşık un, 2 kaşık nişasta,3 kaşık pirinç unu, vanilin, isteğe göre biraz margarin.

Üstünün marmelatı için:  4 şeftali, 1 kaşık nişasta, yarım su bardağı kadar (tadını kontrol ederek ekledim) şeker.
 Süslemek İçin:  2 tane şeftali, tavanın altını örtecek kadar şeker.

Yapılışı;
  1. Vanilin ve margarin hariç bütün muhalebi malzemelerimizi karıştırıp bir muhallebi yapıyoruz. Pişince tabanı ıslatılmış tepsimize döküyoruz.
  2. Muhallebimiz soğurken biz şeftalilerin kabuklarını soyup 4 tanesini blendırdan geçiriyoruz ve tavaya alıp nişasta ve şeker ekleyerek marmelat hazırlıyoruz.Biraz ılınınca muhallebimizin üzerine eşit şekilde yayıyoruz.
  3. Kalan iki şeftaliyi de soyup dilimler halinde doğruyoruz. Tavamıza karamel yapmak için tabanını örtecek kadar şeker koyuyoruz. Şeker karamelize olunca şeftalileri ekliyoruz ve ters yüz ederek her tarafının karamelize olmasını sağlıyoruz. Tepsimizin üzerine diziyoruz. Afiyet Olsun...

19 Temmuz 2011 Salı

Kokostar


                    Yeşil Kivi den aldığım bu tarif kurabiye yaparken  farklı tarifler denemeyi sevenlere göre. Bence  "fena değil" bir tarif. Fakat ben bir daha yapışımda kesinlikle üzerinde hiçbir çikolatalı sos denemiyeceğim.Sade olabilir yada üzerine başka ele bulaşmayan bir süs kullanırım herhalde.

 Şimdi gelelim Malzemeleri vermeye (Ben aynen Sevgili Yeşil Kivi'nin verdiği tarife sadık kaldım.Doğal olarak size de aynısını veriyorum.) :
1kahve fincanı kakao,2 yumurta(birinin akı iç malzemeye konacak),250gram oda sıcaklığında margarin,2 kahve fincanı pudra şekeri,1paket kabartma tozu, 1paket vanilya, aldığı kadar un.

İç Malzemesi İçin:2 su bardağı hindistan cevizi, 2 çay bardağı pudra şekeri,1 yumurta akı

Üzeri İçin; 1 yemek kaşığı nişasta, 1yemek kaşığı kakao, 1 yemek kaşığı şeker, 1 su bardağı süt ve biraz su.

Yapılışı:
  1. Margarini derince bir kaseye alarak içine un haricinde bütün malzemeleri katıyoruz ve yoğurmaya başlıyoruz. Bir taraftan da un ekleyerek yumuşaklığını kontrol ediyoruz. Kurabiye hamurumuzu hazırlıyoruz.
  2. İç malzememizi hazırlıyoruz. Kurabiye hamurundan ceviz büyüklüğünde parçalar koparıp,içli köfte tarzında  içine iç malzeme ekleyerek kapatıyoruz.
  3. Hamurumuzun hepsi bitince önceden ısıtılmış fırında pişiriyoruz.
  4. Kurabiyeler pişince soğumaya bırakırken bir taraftan üzeri için gereken malzemeleri katıp bir sos hazırlıyoruz. Ve üzerini istediğimiz gibi süslüyoruz. Afiyet Olsun...


Hastane Sofrasından Sultan Lokumu

              
                   Hastane çıkışı sofrası adlı yayınımdaki tarifleri vereceğimi söylemiştim. Bunlardan ikincisi ve sonuncusu Sultan Lokumu.
İşte Malzemeler:
                              1 kg süt,2 kaşık pirinç unu,2 kaşık nişasta, 1 kaşık un, 1 su bardağı şeker, vanilin,1,5 su bardağı kadar hindistan cevizi(tepsinin tabanını örtecek kadar olmalı),1/2 bardak kırılmış ceviz,1 paket kakaolu krem şanti ve krem şantiyi hazırlamak için 1 bardak soğuk süt.

Yapılışı:
  1. Hindistan cevizini geniş bir fırın tepsisinin tabanına seriyoruz.Tepsi büyük olursa ince düşeceği için ki olmasını istediğimiz şey de bu zaten rulo yapılabilir. Eğer tepsiniz küçükse bu ölçülerle kalın olacağından dilim olarak servis yapabilirsiniz yada ölçüyü azaltabilirsiniz.
  2. Bir bardak soğuk sütle krem şantiyi hazırlayıp dolaba kaldırıyoruz.
  3. Bir tencereye sütü boşaltıyoruz. Ayrı bir yerde kasenin içinde nişasta, un ve pirinç ununu biraz sütle karıştırıyoruz ki tencereye alınca topak olmasın bize kolaylık olsun ve şekeri de ekleyip ocağa alıyoruz.
  4. Başından ayrılmadan karıştırarak kıvamı gelinceye kadar pişiriyoruz. İndirmeden önce vanilini ekleyip karıştırıyoruz.
  5. Tepsiye incecik döküyoruz. Soğuması için kaldırıyoruz.
  6. Muhallebimiz soğuyunca üzerine krem şantiyi sürüyoruz. En üstüne de cevizleri serpiştirip tekrar soğutmaya geçiyoruz.
                                                          AFİYET OLSUN...

Not: Benimkisi çok fazla soğuyacak ve bekleyecek zaman bulamadan tüketildi.Bir gece dolapta beklemesi onu daha güzel yapıyor. Tavsiye olunur.

Hastane Sofrasından Fırında Mantar

 
                  Fırında mantar yapmanın pek çok çeşitleri var. Kimileri sadece kaşarlı, kimileri sosis, salam tarzı şeylerle dolduruluyor. Ben ise yeşillik ve mutlaka taze nane tercih ediyorum. Böylece daha fresh oluyor. Tavsiye ederim.

Malzemeler;
8-10 adet irice mantar, ince bir dilim beyaz peynir,üzerini örtecek kadar rendelenmiş kaşar peyniri,3-4 dal taze nane,3-4 dal maydanoz,3-4 dal dereotu, 1 tane kabukları soyulmuş domates,isteğe göre 5-6 dilim sucuk,kibrit kutusu kadar tereyağ, 2 kaşık sirke, tuz.

Yapılışı;
  1. Mantarların sapları çıkarıp, sirke  ve tuz eklediğimiz suyla haşlıyoruz.
  2. Domateslerin kabuklarını soyup,yeşillikleri ince ince doğrayıp beyaz peynir ve küçük küçük doğranmış sucukla birlikte bir iç harç hazırlıyoruz.
  3. Haşlanan mantarları sudan çıkarıp fazla suyunu alıyoruz ve mantarlar daha da lezzetlensin diye içine bir çay kaşığı tereyağ koyuyoruz. İç harçtan alıp dolduruyoruz ve fırın kabına alınca içine biraz tuz eklediğimiz suyla fırına veriyoruz.Suyumuz mantarların yarısına kadar anca gelmeli.
  4. Mantarlar pişince üzerlerine kaşar rendesi ekleyip kaşar eriyene kadar bir daha fırına veriyoruz. Afiyet Olsun