Vişnap

Yemekler. etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Yemekler. etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

visnap.blogspot.com

Merhabalar..

Bugünün tarifi hem kolay hem masrafsız ekonomik hem de bunların üzerinde bonusu aşırı çok lezzetli bir çiriş otu diğer ismi de bana göre "bahar otu" kavurması.

Neden bahar otu dememe gelirsem zira bu nefis bu şifa dolu ot senenin sadece bir ayı civarı oluyor yani mevsimi çok kısa.

Doğu Anadolu Güneydoğu Anadolu,Anadolu ,Ege,Akdeniz bölgelerin de yetişip nisan mayıs ayları arasında tezgahlarda yerini alıyor.

Benim ilk iki yıl önce filandı semt pazarlarında görmem.

Fakat tadını bilmediğim tanımadığım bir ot olduğu için ilgimi çekmemişti.

Bilseydim hiç bekler miydim bunca zaman hiç kendimi mahrum eder miydim böylesi güzellikten.

Sözün özü olarak eğer bilmiyorsanız gördüğünüz ilk yerde alın hatta benim gibi tereddüt edip az da almayın.

Bakın ben yarın tekrardan semt pazarına sırf bu nefis çiriş otundan yine yeniden almak için gideceğim.

İnşaAllah bulurum bulur alırım da hem yemeğini hem yoğurtlamasını "borani"si gibi hem de yumurtalısını yapar doya doya yerim.

Bu arada böreğini yapmayı da unutmayalım.

Diye bilirsin ki daha fazla alıp dondurucuya koy

"deme"neden biliyor musun.? Bence bu taze halinin lezzetini vermez de ondan.

Haydi al eline iki soğan irice doğrayarak başla kavurmaya.

Tabii öncesi otlar ayıklanıp suya bırakılacak beklesin soğandan sonra kendine gelecek olan sırasını..

Malzemeler:
Yarım kg çiriş otu
2 Adet orta boy kuru soğan
2 Yemek kaşığı tereyağ
1 Kahve kaşığı tuz
1 Tatlı kaşığı kırmızı pul biber
1 Kahve kaşığı karabiber
Tarif:
Çiriş otlarının kök kısımlarında ki bağlantı zarlarını ve uç kısımlarını kontrol ederek ayıklayıp bol su ile yıkayalım.
4 cm civarı uzunlukta iri parçalar halinde doğrayarak çiriş otlarını beş dakika civarı sirkeli suda bekletelim.

Diğer yanda kuşaneye tereyağını alıp eritelim.
İrice doğradığımız kuru soğanları içine atıp hafif karamelize olana kadar soteleyerek kavuralım.
İçine tuzunu ve kırmızı pul biberini katalım.

Su da bekleyen çiriş otlarını hafifçe avuç içlerimiz ile sıkarak sularından süzdürerek içine ilave edelim.
Sık sık alt üst ederek kavuralım.
Çiriş otları yumuşadığında bu arada "bayağı çabuk pişiyor"üzerine karabiberini ilave ederek harmanlayalım.
Ve ateşin altını kapatarak yoğurt ayran vs eşliğinde servise sunalım.Afiyetle.
SEVGİLERİMLE..








Merhabalar..
Çiğden doğrama kıymalı patlıcan yemeği anne elinden çocukluğumun unutulmaz lezzeti.
Ne yapardı ne ilave ederdi de o muhteşem lezzeti elde ederdi canım anam.?
Kaç kere yaptıysam o lezzete ulaşamadım o yüzden de hafif kızartıp yapar olmuştum patlıcan yemeğini.
Ehh işte idare ediyordu annem yemeğine göre.

Vee sonradan o lezzetin sırrına geçenler de vakıf oldum..
Bütün mesele organik doğal sebze kullanımından geçiyordu lezzetin nirvanası için..

Hiç var mıydı eski zamanlar da suni meyve sebzeler?
Her şey doğal ve mevsimin de yenirdi turfanda sebze meyve diye bir gerçek vardı.
Ne güzel günlerdi o günler çocukluğumun hafif puslu sisli anıları.


Biz de küçük bahçemize ufak tefek az da olsa bizi mutlu eden domates biber salatalık patlıcan gibi sebzeler ekiyoruz.
Doğal kuyu suyunun saflığı suni gübre yerine doğal hayvan gübresi olması ve sonuç olarak az verim çok lezzetli sebzelerimiz oluyor yaz bitiminde...

Hele o domatesler bakmayın öyle yamru yumru olmalarına yedikten sonra gözün de bahçenin starı olarak yer alıyor.
Hayal kuruyorsun neler olabilir bu muhteşem lezzetli domatesler ile.!
Sabah oluyor ilk hayalini gerçekleştiriyorsun domatesli yumurta.
Diğer doğal organik lezzetli hayaller için sıranı bekle yok öyle hepsini birden gerçeğe dökmek değil mi:)
Bak domates biber derken esas olayı unuttum.

Geçen az sayıda olan patlıcanların son hasadını yaptım yapmasına da her bir minik topalak patlıcanlar bostan patlıcanı olamadan içleri komple çekirdek kaplı kaya sertliğinde minik patlıcanlardı malum mevsim bitip güneş ısısını azaltınca.
Yarıda kalmıştı büyümeleri karşında olana atsan kafa göz yarar kıvamda.!

Hiç bir şekil de bunlar yenmez deyip çöpe atmayı geçirdim aklımdan.

Bana dedi ki hayır onları haşla kızart tereyağlı mısır unlu.
Tamam çekirdeklerini çıkartır kızartırım ben yemem sofrada yenmezse de emek verilmiş hali ile gider çöpe aklımdan geçen düşüncelerim..!

Tekinin çekirdeklerini çıkarttım elde kalan patlıcan olan o tek patlıcanın 4/1 i miktarınca:)
Yok kalsın çekirdekler yok yoksa patlıcan kalmayacak elimde:)

Ve sonuç olarak bol çekirdekli bahçe patlıcanları tek kelime ile harika muhteşem lezzetli patlıcan döndermeleri "kızartmaları" oldu ve yemelere doyamadık.

Nerede eğri büğrü doğal sebzeler bulursanız kaçırmayın hemen alın pişirin yiyin lezzet farkını görün..

Ve bugünün lezzeti kalan diğer patlıcanlar ile yaptığım "çiğden kıymalı patlıcan yemeği" tarifi aşağıda..
MUHTEŞEM BİR LEZZET TATMAN LAZIM CANIM <3
Malzemeler:
1 Yemek kaşığı tereyağ
1 Yemek kaşığı kuyruk yağı
1 Kg patlıcan "bahçeden"
7-8 Adet ince kıl biber "bahçeden"
4 Adet küçük domates"bahçeden"
2 Adet orta boy kuru soğan
1 Tatlı kaşığı kırmızı pul biber
1 Kahve kaşığı tuz
200 Gr dana kıyma "orta yağlı"
Tarif:
Patlıcanları alacalı soyup hepsi aşağı yukarı aynı boyda olacak şekil de iri ceviz boyutunda doğrayalım.
Üzerlerine hafif bol tuz serpip kenara alalım yarım saat kadar bekletelim ki acısı çıksın.

Diğer yanda kuru soğanları irice yemeklik doğrayıp tencereye alalım.
Üzerlerine tereyağ ve kuyruk yağ karışımını ilave edelim.
Soğanların yarı kavrulma aşamasında ince doğradığımız biberleri ilave edelim sotelemeye devam.

Kıymayı ilave edelim ezerek kavuralım,domatesleri ince yemeklik doğrayalım.
Tuzunu ve baharatını ilave edelim.
Kıyma suyunu çekince doğranmış domatesleri ilave edip sotelemeye devam edelim.

Tuzda beklettiğimiz patlıcanları bol su ile bir kaç defa yıkayıp tuzdan arındıralım.
Kıymalı harçın içine katıp alt üst ederek bir kaç dakika sotelemeye devam edelim.
Hafif cızırdamaya başladığında üzerini hafif geçecek kadar sıcak su ilave edip kısık ateşte patlıcan dilimleri yumuşayana kadar pişirelim.
"doğal organik olduğundan yemeğim çok çabuk pişti"

Ayran eşliğinde pirinç,bulgur pilavı veya patates kızartması ile sıcak olarak servise sunalım.Afiyetle..
Sevgilerimle..









Merhabalar..
Bugünün tarifi sade ve de çok kolay tereyağlı mantar kavurma.

Az yaptım nasıl sevildi nasıl kıymetli oldu sofrada.
Ertesi günü tekrardan mantar alıp yeniden yaptım.

Az olduğundan mı çok lezzetli olduğundan mı bilemedim bildiğim çok sevildi kapanın tabağında kaldı.,
Tabii elimin lezzeti desem de bunda tereyağının da çok katkısı var doğruya doğru değil mi ya.
Tereyağının hakkını verelim ki bize küsmesin sonra.!
Malzemeler:
2 Yemek kaşığı tereyağ
1 Paket kültür mantarı"küçük boy"
1 Adet orta boy kuru soğan
1 Kahve kaşığı kırmızı pul biber
3-4 Adet ince sivri biber
5-6 Adet çeri domates
1 Kahve kaşığı tuz
1 Kahve kaşığı karabiber
Tarif:
Mantarlarım çok temizdi o yüzden dış kabuklarını soyup temiz bir mutfak bezi ile sildim.
Saplarının alt ve üst kısımlarından birer cm kesip silelim.

"Şayet kirli olursa mantarlar mutlaka yıkayıp hemen temiz bir mutfak bezi ile iyice silip kurulayalım ki mantarlar bünyelerine fazla su çekmesin."

Kuru soğanı kabaca piyazlık doğrayalım.
Tavaya tereyağını alıp eritelim.
İçine piyaz kuru soğanları atıp karamelize olana kadar sık sık karıştırarak kavuralım.
Tuzunu ve kırmızı pul biberini ilave edelim.
İrice doğradığımız sivri biberleri ve mantarların saplarını ilave edip kavurmaya devam edelim.

Mantarların üst şapkalarını şayet küçükler ise bütün olarak ilave edip ortadan yüksek ateşte ve tavanın kapağı açık olarak
"mantarların kararmaması için"arada tavayı sallayıp alt üst ederek kavurmaya devam edelim.

Mantarlar su salmaya başlarsa ateşin hızını biraz daha yükseltelim ve arada tavayı sallayarak pişirmeye devam edelim.

Ateşten almamıza yakın ikiye böldüğümüz çeri domatesleri ilave edip domatesler de hafif çatlayıp yumuşayana kadar pişirmeye devam edelim.
Ateşin altını kapadıktan sonra bir kahve kaşığı karabiber ilave edelim.
Sıcak olarak servise sunalım.AFİYETLE..
Sevgilerimle..
                                             visnap.blogspot.com






Merhabalar..
Aşağıda miss gibi tereyağlı yemeğini yaptığım yeşil domatesler bahçemizden.

Biraz daha var onlardan ne yapsam diye düşünüyorum?
Reçel olabilir de ben reçeli kahvaltıyı pek sevmiyorum.
Turşu desem turşularla da aram pek yok.!
Durmadan yemeğini yapacak halim de yok.!

Artık kadere kısmete ne nasip olursa o olsun derken düşünürken ve veee turşuda karar kıldım.
Yarın öbür gün turşuyu kuracağım güzel olursa bir ara tarifini ve fotoğraflarını paylaşırım.

Yeşil domates yemeğini rahmetli annem yapardı ben çocuk olduğum için sevmezdim.
Bizim evde adı çoban yemeği olarak geçerdi.
Şöyle ki anneme sorardım anne bu yemeğin adı ne.?
Bana cevabı bilmiyorum bende anneme sorardım senin gibi anneannenin  bana cevabı çoban yemeği deyince tamam o zaman yeşil domates yemeğine bundan böyle biz de çoban yemeği diyelim kendi aramızda demiştim geçmiş günlerden birinde.

Bu arada annem babam kardeşlerim ve tüm ahirete gidenlere yüce Rabb'im mağfiret eylesin,yanlarına gittiğimiz de bizleri cennetin de buluştursun..
Malzemeler:
5 Adet orta boy yeşil domates
2 Adet kırmızı domates "çeri"
2 Adet orta boy kuru soğan
1 Adet yeşil köy biberi
1 Adet kırmızı kapya biber
1-1,5 Yemek kaşığı greçka "kara buğday"
Bir kaç sap dereotu
2-3 Adet kuru kayısı
1-1,5 Yemek kaşığı kuş üzümü
2 Yemek kaşığı tereyağ
1 Çay kaşığı acı toz kırmızı biber
1 Kahve kaşığı tuz
1 Tatlı kaşığı biber salçası
Tarif:
Yeşil ve kırmızı domatesleri yıkayıp kalın yuvarlak dilimler olarak keselim.Kuru soğanları iri yemeklik doğrayalım.Biberleri kabaca iri olarak keselim.

Kuru kayısıları yıkayıp küp olarak kesip kuru üzümleri yıkayalım.

Kuşaneye doğradığımız kuru soğan ve biberlerin yarısını koyup eşit olarak yayalım.
Üzerine kalın yuvarlak dilimlediğimiz yeşil ve ortadan ikiye kestiğimiz kırmızı çeri domatesleri dizelim.

Kuru kayısı ve kuru üzümleri aralara ve üzerine yaydıralım.

Biraz su ile açtığımız biber salçasını,tuzu,acı toz kırmızı biberi ilave edelim.

Kalan soğanlı biberli karışımı domateslerin üzerine yaydırıp yıkayıp süzdürdüğümüz  greçka "kara buğdayı ve ince kıydığımız dereotunu üzerlerine serpelim.

2 yemek kaşığı tereyağ ve yemeğin üzerini çok az kapayacak şekilde su ilave edelim.
Öncesi orta kuvvetli ateşte kaynayana kadar tutup daha sonrası kuşaneyi kahve gözüne alıp ateşi kısığa getirelim.
Kapağı kapalı olarak domatesler yumuşayıp suyu hafif sulu kalacak kıvamda oluncaya değin arada tencereyi sallayarak pişirmeye devam edelim.
Sıcak olarak yanında greçka pilavı veya makarna vs eşliğinde servise sunalım.AFİYETLE...
Ben şimdi bir akşam üzeri çayı içip yanında dün yaptığım antep fıstıklı çikolatalı kurabiyelerden bir iki yiyip "kurabiyelerin tarifi çok yakında gelecek"hemen yeşil domatesleri turşu için yıkayıp dilimleyip ön hazırlıklara başlayayım.
SEVGİLERİMLE..











Merhabalar.
Geçenler de fırında mandalina soslu palamut yapmıştım.Pilaki malzemelerin yarısı fazla gelip artınca ertesi günü o kalan pilaki malzemelerini ziyan etmemek adına içine patates ilave ederek çok lezzetli kerevizli patates yemeği yaptım.

Benim dediğim gibi patates dışında diğer malzemelerim pişmiş olarak hazırdı ama sizler hani yapmak isterseniz diye az buçuk tahmini malzemelerini yazdım.

Az olduğundan mı çok lezzetli olduğundan mı bilemedim kapanın elinde kaldı daha yok mu diye diye güzel suratlar hüzünlendi :)

Tamam bir daha yaparım deyip gönüller aldım.
Malzemeleri:
1 Yemek kaşığı tereyağ
1 Yemek kaşığı fındık yağı
1 Adet küçük kuru soğan
1 Adet küçük havuç
1 Adet orta boy patates
1 Adet yeşil biber
1 Adet küçük kırmızı kapya biber
2 Adet kereviz sapı ve yaprakları
Yarım çay bardağı mandalina suyu
1 Çay kaşığı tuz
1 Çay kaşığı kırmızı pul biber
Yarım çay kaşığı garam masala
Yarım çay kaşığı tarçın
Çay kaşığı ucu ile kara biber
Tarifi:
Kuşaneye tereyağ ve fındık yağını alıp eritelim.İçine tavla zarı boyutunda doğradığımız havuçları,yemeklik doğradığımız kuru soğanı ve irice doğradığımız biberleri katıp soteleyelim.Baharatlarını ve tuzunu ilave edip alt üst edip karıştıralım.Kerevizin saplarını hafif irice doğrayıp katalım.

Kereviz sapı hafif yumuşayana kadar sotelemeye devam edelim.
Diğer yanda patatesi ufak küpler halin de doğrayıp kızartalım.Soğanlı havuçlu harca katalım kızarmış patatesleri.

Üzerine 2 çay bardağı kadar sıcak su ve yarım çay bardağı mandalina suyunu ilave edelim.Bir iki taşım kaynatıp patatesler yumuşadığında ateşin altını kapatalım.Bu aşamada ince doğradığımız kereviz yapraklarını ilave edip kuşanenin kapağını kapatalım.

Yemeğin buharı ile yumuşaması yetiyor kereviz yapraklarına.Ve sıcak olarak servise sunalım.
Bu yemeği şayet kerevizi seviyorsanız mutlaka yapmanızı tavsiye ederim.SEVGİLERİMLE..









Merhabalar.
Geçenler de Dikili İzmir'e gittik.Aslında değil gitmek adım atacak halim dahi yoktu,öylesine hastaydım ki " gittik geldik kaç günler geçti hala hastayım bir keyifsizlik bir halsizlik iştahsızlık halleri yapıştı kaldı üzerimde" düzelirim dedikçe düzelemedim gitme vakti de gelince mecbur gittik.Bir ara ben gelmeyim sizler gidin dedikçe bizler de sen gelmezsen gitmeyiz dediler.Gideceğimiz yere ayıp olacak millet ona göre işini gücünü iznini ayarladı haftaya ertelesek olacak gibi değildi gittik.Ve çok şükür umduğumdan iyi geçti gezimiz.Bir de ben hasta olmasaydım harika olacaktı ne yediklerimden ne de gittiğim yerlerden keyif aldım bir de tuttum denize girdim hasta hasta dayanamayıp.

Bamyaları kendim ellerimle topladım.Kaldığımız sitenin hemen yanında ki uçsuz bucaksız kocaman bamya tarlası vardı.İlk baş arkadaşlarım biz bamya toplayacağız gel dediler yok siz gidin ben gelmem dedim onlar gittiler duramadım dayanamadım kalktım peşlerinden gittim.


İlk baş anlamadım bir baktım ellerim kollarım nasıl kaşıntı tuttu ki elime eldiven de vermişlerdi ya tepemde güneş nasıl bunaltıcı bir ara sandım beynime güneş geçti.2 kg kadar topladım toplamadım tamam benden bu kadar daha da elimi sürmem deyip eve geldim hemen ellerimi kollarımı defalarca yıkadım yıkadım kaşınması geçsin diye kolonya döktüm yok hemen geçmiyor vallahi akşam üzerine doğru geçti ki ben alt tarafı 2 kg kadar toplamıştım.Rabbim gerçekten bütün emekçilerimize çiftçilerimize kolaylıklar versin ve asla çarşı pazarda demeyelim ay bamyanın kilosu çok pahalı diye,çok zor iş bamya toplamak. 

Malzemeleri:
750 Gr bamya
200/250 Gr kıyma
2 Adet orta boy kuru soğan
2 Adet orta boy domates
1 Adet yeşil biber
1 Adet limonun suyu
1 Çay kaşığı tuz
1 Çay kaşığı kırmızı pul biber
3/4 Diş sarımsak
2 Yemek kaşığı tereyağ
Tarifi:
Bamyaları ayıklamadan önce yıkayıp süzdürüp sebze kurutucu ile veya mutfak havlusu ile iyice kurutalım.Daha sonra tepelerini keskin bıçakla huni şeklinde fazla derinine inmeden kesip temizleyelim.

Tencereye tereyağımızı alıp eritelim içine yemeklik doğradığımız kuru soğanları ince kestiğimiz yeşil biberi,tuzu,kırmızı pul biberi,sarımsakları ve kıymayı ilave edip arada karıştırarak kavuralım.
Kıymanın rengi dönünce üzerine minik doğradığımız domatesleri ve 1,1/2 su bardağı sıcak su döküp bir limonun da suyunu ilave edelim.Bir iki taşım kaynadıktan sonra içine kurulayıp ayıkladığımız bamyaları katalım.

Tencerenin kapağını kapatıp kısık ateşte bamyaları pişmeye bırakalım.Suyunun  miktarı az gelirse bamyaların üzerini hafif örtecek kadar sıcak su ilave edelim.Pişerken bamyaların dağılmaması için kaşık vurmayıp arada tencereyi sallayalım.
Fazla pişip ezilmemesi için hafif diri bırakalım bamyaları ve ateşin altını kapatalım.Yanın da tereyağlı pirinç veya bulgur pilavı,börek olmadı patates kızartması ile servise sunalım.Yapacak olanlara afiyetler olsun.
Tarifimi yazdım bir ara bıraktım yazmaları gittim yattım uyumuşum.Kalktım yeniden kaldığım yerden devam ettim yazmaya ve en nihayet bitirdim.Yayına dahi vermeye halim yok arşive bıraktım yarından sonra artık yayılarım diye düşündüm.

Bir daha gidip yatasım var kalkmıyor başım yastıktan.Hasta olunca sağlığın kıymetini nasıl da biliyor anlıyoruz.Rabbim hepimize sağlık afiyet huzur ve mutluluk versin kanaatkar kullarından eylesin biz isteyen kullarını.Çünkü başka hiç bir şeyin önemi yok bence şu dünyada.SEVGİLERİMLE..






Merhabalar.
Bugün mutfağımda pişen biz "TÜRK"lerin milli yemeği "Kuru Fasulye"sanırım sevmeyeni yoktur.
Malzemeleri:
Yarım kilo kuru fasulye
100/150 gr pastırma
2 Adet orta boy kuru soğan
1 Adet sivri biber
1 Adet kırmızı kapya biber
2 Yemek kaşığı margarin
1 Yemek kaşığı acı biber salçası
1 Tatlı kaşığı kırmızı pul biber
Tuz
Su
Tarifi:
Geceden kuru fasulyeleri ayıklayıp soğuk su ile ıslatalım.Sabaha kadar beklesinler.Kuru soğanları yemeklik doğrayalım.Güveç tenceresine alalım.Üzerlerine saplarını,tohumlarını ayıkladığımız biberlerimizi irice doğrayıp ilave edelim.Salçamızı az sıcak su ile açalım katalım.

Margarini ilave edelim.Kuru fasulyeleri ıslattığımız suyundan süzüp bir iki su yıkayalım katalım güveçin içine.Suyunu da az üzerini geçecek kadar koyalım.Öncesi harlı ateşte bir iki taşım kaynatalım.Sonrası ateşin altını en kısığa getirelim ağır ağır  pişsin.İnmesine yakın kararınca tuzunu katalım,pastırmanın da tuzunu hesap edelim.

Ateşin altını kapattığımız da doğradığımız pastırma dilimlerini ilave edelim.Yemeğin sıcağı ile hemen pişiyor pastırmalar.Zaten pastırma tuzda pişirildiğinden ben önden ilave etmiyorum.En sona bırakıyorum.Yapacak olanlara afiyetler olsun.
Belki dikkatinizi çekmiştir kuru fasulyeyi önden kaynatıp haşlamadığım.Bütün bakliyatları aynı yöntemle pişiriyorum.Düşünceme göre olan vitamini ziyan etmek istemediğimden.

Birde güveçte yaptığım zaman bütün malzemelerini çiğden koyup pişiriyorum.Benim kuru fasulyelerim köyden geldi organik olduğundan mı nedir bir çabuk piştiler ki yarım saat içinde baktım ikiye ayrılmaya başlamış fasulyeler.

Ben bilgisayarın başındaydım bakayım suyunu çektiyse sıcak su ilave edeyim demeye kalmadı şaşırdım.Yani az daha netin başında kalaydım sanırım kuru fasulye püresi yerdik akşam yemeğinde:/
Sevgilerimle kucaklar dolusu sımsıkı sarıldım sarıldım sarıldım hepinize bir sürü.






Merhabalar.
Bilmem bu lahanalar neden bu kadar büyük olurlar ki.En küçüğünü dahi alacak olsan bir kaç zaman mutfaklar da lahanalara bulanıyorsun.Allah'tan güzel lezzetler oluyor da sevilip yeniliyor.Ben kapuskasını çok acılı olacak ve sofra da kalabalık olacak öyle yemelerini çok severim.Bir de yanında siyah zeytin.

Geçen semt pazarından en küçüklerinden almıştım beyaz lahanayı.Yarısından kuru fasulyeli piyazlı salata yapmıştım çok değişik çok çok güzel bir lezzet olmuştu.Tekrar tekrar yapmayı düşünüyorum bıkana bıktırana kadar devam:)Hah işte o beyaz lahananın yarısından da bu nefis bol acılı kapuska yemeğini yaptım.
Malzemeleri:
1 Adet orta boy beyaz lahananın yarısı
3 Yemek kaşığı tereyağ veya margarin
2 Adet orta boy kuru soğan
Yarım kırmızı kapya biber
1 Yemek kaşığı acı biber salçası
 1 Tatlı kaşığı kırmızı pul biber
2oo Gr kıyma
Varsa 2 su bardağı et suyu
Tarifi:
Kuru soğanları yemeklik doğrayıp tereyağını erittiğimiz tencere de soteleyelim irice doğradığımız biberleri de katıp sotelemeye devam edelim.Biber salçasını ve kırmızı pul biberini,tuzunu katalım.Salçanın kokusu çıkana kadar soteleyelim hepsini.Kıymayı da ilave edip kaşığın tersi ile ezerek kıymaları kavurmaya devam edelim.

Beyaz lahanayı yemeklik doğrayıp yıkayıp katalım kıymalı harcımıza.Bir iki döndürüp soteleyelim.Sonra üzerine sıcak olarak et suyunu veya sade suyu ilave edelim.Beyaz lahanalar yumuşayana kadar pişirelim.Dikkat edelim lahanalar fazla yumuşamasınlarhafif diri kıvamlı daha lezzetli oluyor.Tabii işin bu kısmı tercihe kalmış.Yapacak olanlara afiyetler olsun.
"Bir insanın gerçeği sana açıldığı kadar değil,içinde sakladığı,sana açılamadığı kadardır.Bu yüzden onu anlayacaksan ne dediğine değil ne demediğine kulak vermeye çalış."
Halil Cibran.
Diyorum ve burada yazıma son veriyorum SEVGİLERİMLE.





Merhabalar.
Ben bu canımı sokakta bulmadım ama neden bilmem kendimi çok çok yoruyorum.Hele bugün öyle çok yoruldum ki,İşler bitti şimdi oturuyorum canım kalkmak dahi istemiyor.Otururken de oturmalar kesmiyor gidip yatmak uyumak istiyorum.Ve ben hiç birini yapmayıp tuttum blogta tarif yazıyorum.

Gün gelecek bu bedenim,canım benden hesap soracak.
Öylesi çok bunaldım ki bugünler de her şeyler üstüme üstüme geliyor.
Yine yalnız kalma isteklerim tuttu.Kimselerin olmadığı ıssızlıklar da nefes almak istiyorum.

Neyse bunlar her zaman olağan şeyler gelir geçer önemli olan sağlığımız ve de huzurumuz yerinde mi çok şükür deyip hayatı yaşamaktır zorlukları ve de güzellikleri ile.

Bugün nefis harika bir lezzet denedim ve neden bunca zamandır ben bu lezzeti yapmadım diye pişman da oldum.İşte muhteşem "Çoban Payı".
Malzemeleri:
500 Gr kıyma
4 Adet orta boy kuru soğan
1 Yemek kaşığı tereyağ
5/6 Adet yeşil biber
1 Adet kırmızı kapya biber
2 Adet orta boy domates
1 Yemek kaşığı biber salçası
1 Çay kaşığı kırmızı pul biber
1 Çay kaşığı kara biber
Tuz
Püre Malzemesi:
5 Adet orta boy patates
2 Yemek kaşığı tereyağ
2 Su bardağı süt (400 ml)
1 Su bardağı kaşar peynir rendesi
2 Adet yumurta sarısı
1 Çimdik muskat rendesi
Tuz
Tarifi:
Patateslerin kabuklarını soyup 3'e 4'e bölerek buharda haşlayalım.
Kuru soğanı yemeklik irice doğrayıp erittiğimiz 2 kaşık tereyağında soteleyelim.Biberlerin saplarını tohumlarını ayıklayıp irice doğrayıp ilave edelim.Biber salçasını da katalım beraber kavrulup sotelensinler.Yıkayıp irice doğradığımız domatesleri de ilave edelim.Domatesler de pişince ocağın altını kapatıp baharatlarını ve tuzunu ilave edelim.

Haşlanan patatesler hafif ılınınca rendeleyip tereyağını erittiğimiz tencereye alalım.Soğuk sütü azar azar patates sütü çektikçe ilave edelim.Kıvamı ne çok sulu ne de katı,orta koyulukta olsun fırına da gireceği için buna dikkat edelim.Püre pişince altını kapatalım.Yarım su bardağı kadar kaşar peynir rendesini,muskat rendesi ve tuzu ilave edip yumurta sarılarını da içine kırıp kaşıkla hızlıca karıştırıp her tarafı ile buluşsun.

Kıymalı harcımızı 5 eşit porsiyona bölüp her birini porsiyonluk güveç kaplarımıza koyalım.Kıymalı harçların da üzerlerini tek tek patates püresi ile kaplayıp kaşıkla düzleştirip 200 derece ısılı fırında alt üst konumda pişmeye bırakalım.Hafif üzerleri kızarmaya başladığında kalan kaşar peynir rendesini  üzerlerine eşit olarak dağıtalım.Tekrardan fırına sürüp kaşar peynirler eriyip hafif kızarana kadar tutalım.

Yanında çoban salatamızı yapmayı unutmayalım.İkisi bir arada harika güzel oluyor tabii sıcak ekmek illa ki olacak.Yapacak olanlara afiyetler olsun.
İster bütün olarak fırın kabında ya da benim gibi porsiyonluk güveç kaplarında hazırlayıp fırına da verebilirsiniz.Ve daha öncesi hiç yapmadıysanız mutlaka yapmanızı tavsiye ederim.Çok çok güzel bir lezzet.
Hepinize sevgilerimi selamlarımı yolluyorum hoşça kalın,çok çok mutlu olun.







Merhabalar Sevgili Arkadaşlarım.
Oldum olası patlıcan ve tavuğu birbirine çok yakıştırmışımdır.Sık sık bu tarz tariflere yer veririm mutfağımda.Geçen de uzun zamandır yapmadığımı fark ettim ve hemen yapmak için öncesi çarşı markete gittim.Ev de patlıcanım yoktu alıp geldim ve hemen başladım akşamın yemeği için hazırlıklara.
Malzemeleri:
4 Adet uzun patlıcan
5 Adet tavuk kalça eti
2 Adet orta boy domates
1 Adet kırmızı kapya biber
1 Adet yeşil biber
 2 Adet orta boy kuru soğan
1 Yemek kaşığı margarin
4/5 sap maydanoz
Yarım su bardağı kaşar peyniri rendesi
Fındık yağı
1 Tatlı kaşığı biber salcası
 1 Çay kaşığı kırmızı pul biber
1 Çay kaşığı kara biber
Tuz
Tarifi:
Önce patlıcanlarımızın kabuklarını  yol yol keselim.İnce şeritler halinde uzunlamasına doğrayalım.Üzerlerine tuz serpip süzgece alıp bir kenarda bekletelim.

Diğer tarafta kuru soğanlarımızın kabuklarını soyup yemeklik doğrayalım.Tencereye aldığımız margarinimizi eritip içine ilave edip kavurmaya başlayalım.Biberlerimizin de saplarını tohumlarını ayıklayıp,yıkayıp şerit şerit kesip ilave edelim soğanlara.Domateslerimizin de kabuklarını soyup küpler halinde doğrayalım.Soğanlara ilave edelim.

Tavuk kalçalarımızı da mini mini doğrayalım.İlave edelim.Salçasını,baharatlarını ve tuzunu da katalım.Üzerini örtecek kadar sıcak suyunu verelim.Ateşin altını kısalım ağır ateşte pişsinler.

Diğer tarafta tavaya fındık yağımızı alıp kızdıralım ve bol suyla yıkayıp tuzundan arındırdığımız uzun patlıcan dilimlerimizi kağıt havlu ile kurulayıp kızartalım.Kağıt havlu üzerine çıkartalım kızaranları.

Kesim tahtası üzerine aldığımız patlıcan dilimi üzerine bir iki kaşık tavuk soteden koyup yukarıya doğru rulo yaparak saralım.Patlıcan dilimleri bitene kadar devam edelim.Ruloları fırın tepsimize dizelim.Üzerlerine salçalı  suyunu koyup kaşar peyniri rendesini de üzerlerine serpip 200 derece ısıtılmış fırında peynirler eriyene kadar fırınlayalım.
Bir yemek pişirme faslının daha sonuna gelmiş bulunuyoruz.Çok sevdiğimizden mutfakta vakit geçirmeleri bilmem başkalarını ama ben çok keyif alıyorum pişirip ikram etmelerden.Bazen de öff dediğim anlar olmuyor değil oluyor ama anlık hemen geçiyor o olumsuz anlarım Allah'tan.En mutlu olduğunuz,keyif aldığınız anlarınız hep her gün her daim olsun sevgiler sevgiler.