Yöresel Yemekler etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Yöresel Yemekler etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

8 Mart 2016 Salı

Kulaklı Makarna

Merhaba..
Uzunca bir aranın ardından kürkçü dükkanına geri döndüm efendim. Geri dönüşüm muhteşem olsun diye de nefis Kulaklı Makarna' mızı yaptım da geldim. Daha evvel annem yapmıştı, ben yayınlamıştım fotoğrafı da iyi değilmiş vakit güncelleme vaktidir. Artık oklava ile aramız iyi çok şükür kendi mantımı kendim yapar oldum, aman ne marifet maşallah :)
Kulaklı Makarna Kastamonu' nun özellikle sahil kesiminde çok sevilen ve meşhur bir lezzettir. Mantı Anadolu' ya mâl olmuş bir lezzet olsa da her yörenin kendine has üslûbu vardır diyelim, vesselam. 
Genellikle haşlayıp tereyağlayarak yeriz bizler ama domates sos ve yoğurt ile de nefis oluyor demedi demeyin. 

Malzemeler:
4 su bardağı un
1 tatlı kaşığı tuz
1 adet yumurta
Ilık su
İç malzemesi:
200 gr. kıyma
1 adet iri soğanın rendesi
Tuz, karabiber

Yapılışı:
Un ve tuz harmanlanıp ortası havuz şeklinde açılır yumurta kırılıp azar azar un ilavesi ile sert kıvamlı bir hamur elde edene kadar yoğrulur.Elde edilen hamurun üzeri örtülerek 15 dakika dinlendirilir.
İç malzemesi için kıymanın içine soğan rendesi, tuz ve karabiber eklenerek karıştırılır.
Dinlenen hamur bezelere ayrılarak temiz ve unlanmış tezgahta ne çok ince ne de çok kalın olmayacak şekilde açılır..3x3 boyutlarında iri iri karelere kesilir..Her karenin içine iç malzemeden paylaştırılıp her kare muska şeklinde kapatılır ve tencerede kaynayan suya atılarak yaklaşık 15 dakika orta ateşte pişirilir.
Pişen makarnalar servis tabağına alınıp üzerine bolca tereyağı gezdirilerek sıcak sıcak servis yapılır..

NOT: İsteğe göre yoğurtlanarak veya domates sosla da servis edilir,  ancak bizim yöremizde tereyağlısı en makbul olanıdır..

Afiyet bal şeker olsun..

20 Ekim 2015 Salı

Kıymalı Tepsi Mantısı


Merhaba;
Yorucu ama tatlı telaşlar içinde geçen bir aradan sonra buradayım, teyzemizin kızının düğününü yaptık, herşey çok güzel oldu. Allah mesut etsin inşallah, ağız tadları daim olsun güzel kardeşlerimizin ve hepimizin..
Evimize geri geldiğimizde ise halsiz ve yorgun hissediyordum ki bu hastalığın belirtisi idi. Dünden beri bu vaziyetteyim ama arkamda bir çocuğum, eşim ve evim var beni bekleyen :) Toplarlanmalıyım dedim sıkı bir kahvaltıdan sonra oturdum bilgisayarın başına bloğumu güncellemeliyim dedim :)
Bugünkü tarifimin vesilesi Şef Ömür Akkor aslında, instagram hesabında gördüğüm o mantılar nasıl aklıma girdiyse yapmayınca rahat edemedim :)
Fotoğraftan anladığım kadarıyla bizim Kastamonu Mantımız gibi kızartılıp haşlanıyor ama bohça şeklinde değil daha pratik..

Hadi bakalım tarifimize;

Malzemeler:
1 su bardağı ılık su
1 adet yumurta
1,5 tatlı kaşığı tuz
Alabildiğince un

İç malzemesi:
500 gr. kıyma
2 adet kuru soğan
Tuz-Karabiber

Kızartmak için;
Tereyağ
Sıvıyağ

Haşlamak için;
Sıcak su
Tuz

Yapılışı:
Yoğurma kabına su ve yumurta alınıp tuz eklenir. Azar azar un ilave edilerek sert kıvamlı bir hamur elde edene kadar iyice yoğrulur. Hazırlanan hamur üzerine nemli bir bez örtülerek 30 dk. ılık bir ortamda dinlendirilir.
İç malzemesi için; kıyma bir kaba alınıp soğanı rendelenir. Tuz ve karabiberle harmanlanıp bir kenarda bekletilir.
Dinlenen hamur portakal büyüklüğünde bezelere ayrılıp unlu tezgahta açılabildiğince açılır. Çay bardağı ile kesilip her daire içine kıymalı içten pay edilir. Yarım ay şeklinde kapatılır.

Büyükçe bir tepsi sıvıyag ile yağlanır, katlanan mantılar tepsiye sıralanır. Hamur bitene kadar işlem tekrarlanır.
Tepsi dolduktan sonra mantıların arasına belirli aralıklarla minik tereyağ küpleri konulur, ocağın altı yakılıp tepsiyi çevirerek tüm mantılar kızartılır. Üzerini geçecek kadar sıcak su doldurulup tuz ilave edilerek suyunu iyice çekene kadar kısık ateşte pişirilir.
Üzerine yoğurt ile tereyağında biber kızdırılıp gezdirilerek servis edilir.
(Kızartılan mantılar istenirse haşlamadan tepsiden alınıp bir kaba konularak buzlukta saklanabilir. )

Afiyet olsun..

25 Haziran 2015 Perşembe

Ağzı Açık Mantı


Merhaba..
Dün iftara ne yapsam ki yahu diye düşünüp dururken tv de bu ağzı açık mantıları gördüm. Mest oldum. Çünkü genelde bilindiği üzere yoğurtlu yapmamışlardı, bizim mantımızda yoğurtlanmadan yeniyordu. Değişik hoş bir lezzet olacağı kanısındaydım.
Hamur açamadığımı ayan beyan söylerim malum, ama nefsim sağolsun beni gaza getirdi geçtim mutfağa.. İçini hazırladım, hamuru yoğurdum.. Açma aşamasında biraz yoruldum tam incecik açamasamda benim için iyi bir sonuçtu..
Sıcak sıcak hemen paylaşayım istedim. Nette gördüğüm kadarı ile yoğurt ile de tüketenler var ama ben Kastamonu Mantımız gibi yoğurtsuz tercih ettim..

Malzemeler:
2 su bardağı un
1 yumurta
1 tatlı kaşığı tuz
Ilık su

İç malzemesi için:
300 gr. kıyma
1 adet soğan
Tuz, karabiber

Yapılışı:
Hamuru için; un derin bir kaba elenip tuz ile karıştırılır. Ortası havuz yapılıp yumurta kırılır. Azar azar su ilave ederek ele yapışmayan, ne yumuşak ne de çok sert olmayacak şekilde yoğrulur. Üzerine nemli temiz bir bez örtülüp yarım saat dinlendirilir.
İç malzemesi için; soğan yemeklik doğranıp bir kaba alınır, üzerine kıyma tuz ve karabiber eklenerek köfte gibi yoğrulur.
Hali hazırdaki hamur iki parçaya bölünerek unlanmış tezgahta açılabildiği kadar açılıp iki parmak kalınlığında dikine ve enine kesilir. Minik mantı kareleri ede edilir. Her kareye içten pay edilip iki kenarından büzdürülüp yağlanmış tepsiye sıralanır. Mantı katlama işi bittikten sonra tepsinin çeşitli yerlerine minik minik tereyağ küpleri yerleştirilip kısık ateşte dikkatlice kızartılır.
Kızaran mantıların üzerine üstlerine gelecek şekilde sıcak su dökülerek başka bir tepsi kapatılır ve kısık ateşte suyunu çekinceye kadar pişirilir.
Sıcak sıcak tercihen yoğurtla birlikte servis edilir.

Mantılar kızardıktan sonra buzdolabında 1-2 gün, buzlukta 2-3 ay kadar saklayabilirsiniz..

Afiyet olsun..

2 Mart 2015 Pazartesi

Pratik Laz Böreği


Merhaba..
Uzun bir aradan sonra tekrar evimde ve bloğumun başındayım. Aslında çarşamba günü geldim ama temizlik, yıkama , yerleştirme ve tabiki dinlenme derken hafta başı ancak fırsatım oldu.
Gümüşhane' de annemlerle çok güzel günler geçirdik, değişiklik hepimize iyi geldi doğrusu.
Başlangıcı annemin televizyonda bir programdan görüp not ettiği Doğu Karadeniz Mutfağı' nın en sevilenlerinden olan laz böreği ile başlamak istedim.
Benim de dahil olduğum ezici çoğunluk laz böreğini tuzlu klasik börek olarak hayal etse de aslında muhallebili, şerbetli enfes bir tatlı..
Geçelim mi tarife :)

Malzemeler:
30 yaprak baklava yufkası
250 gr. tereyağ

Muhallebisi için:
1 lt. süt
1 çay bardağı sıvıyağ
1 su bardağı un
2 çorba kaşığı nişasta
2 çorba kaşığı şeker
4 adet yumurtanın sarısı

Şerbeti için:
4 su bardağı şeker
4 su bardağı su

Yapılışı:
Öncelikle muhallebisi için; süt bir tencereye alınıp tüm malzeme içine eklenerek çırpılır. Pürüzsüz hale geldikten sonra ocağın altı yakılıp göz göz olup kaynayana kadar pişirilir. Soğumaya bırakılır.
Şerbet için; su ve şeker tencerede kaynatılılır.
Tereyağ bir tavada eritilir.
Tepsinin altı yağlanarak 1 kat yufka serilir. İlk 15 kat yufka araları tek tek yağlanarak tepsiye üst üste dizilir. Muhallebi dökülüp kalan 15 kat yufka tek tek yağlanarak muhallebinin üzerine kapatılır. Kenarları güzelce kapatılıp düzeltilir. Üzerine kalan yağ dökülerek ilk önce kara kare dilimlenir. Karelerde ortasından çapraz şekilde tekrar kesilip ikiye ayrılır.

Önceden ısıtılmış 180 derece fırında iyice kızarana kadar pişirilir.
Fırından çıkar çıkmaz sıcak şerbet ile şerbetlenir.
Birkaç saat dinlendirildikten sonra servis edilir.

Afiyet olsun..

5 Aralık 2014 Cuma

Tennuri Çorbası


Günlerin en hayırlısı Cuma gününden merhaba..
Bu haftayı hem mutfakta, hem sosyal hayatımda, hem de ev işlerimde dolu dolu geçirdim, hem yorgun hem de mutluyum doğrusu..
Hayatımdaki bu dolu doluluk bu hafta bloğuma da yansıdı, her gün güncelledim-ki inşallah devam edeceğim-, arkadaşlarıma yorum yazdım, bu dolu dolu olma hali dilerim hepimize bulaşır ve eski günlerimize geri döneriz :)
Haftanın son günü, en bereketli, en nurlu gün dedik o halde bugüne çok bereketli, çok lezzetli bir çorba tarifi sığdıralım..
Değişik çorbalar hazırlamayı seviyorum, özellikle kış mevsiminde. Bu yüzdendir ki hazır çorba reyonunda gezinir gözüme çarpan bir çorba varsa eğer araştırıp yapmaya çalışırım. Tennuri çorbası da böyle oldu, nette araştırırken bazı yerlerde salçalı, bazı yerlerde salçasız yapılmıştı ben de domates püresi kullanmaya karar verdim.
Okuduğuma göre Antep yöresinde yapılan bir çorba Tennuri Çorbası..Çok lezzetli, çok bereketli halis bir çorba.

Malzemeler:
1 su bardağı nohut
1 su bardağı kırmızı mercimek
Yarım su bardağı pirinç
300 gr. kuşbaşı et veya kıyma
2 adet soğan
2 çorba kaşığı un
1 su bardağı domates püresi
2 çorba kaşığı tereyağ
3 su bardağı et suyu
3 su bardağı su
Tuz, karabiber

Yapılışı:
Nohut bir gece önceden ıslatılıp ertesi gün haşlanır, süzülür.
Kuşbaşı et tavla zarı büyüklüğünde doğranır, tencereye alınıp suyunu salıp çekene kadar sotelenir.
Suyunu çeken etlerin üzerine soğanlar yemeklik doğranıp eklenir. Soğanlar pembeleştikten sonra domates püresi verilip birkaç kez çevrilir ve 2 kaşık un eklenir, kavrulur.
Unlu domatesli karışıma mercimek ve pirinç eklenir.
3 er bardak su ve et suyu tencereye eklenip kaynatılır. Kaynayan suya haşlanmış nohutlar eklenip tuzu, karabiberi kontrol edilerek çorba pişmeye bırakılır. Gerekirse su ilavesi yapılabilir.
Mercimekler ve pirinçler iyice ezilene kadar pişen çorbanın altı kapatılır.
2 çorba kaşığı tereyağ tavada eritilip çorbaya katılır ve sıcak sıcak servis yapılır.

Afiyet olsun...

12 Kasım 2014 Çarşamba

Fellah Köftesi


Herkesin kendine göre hergün olsa yerim dediği yemekler vardır mutlaka, Fellah köfte de benim için öyle..
Yazın bol yoğurtlu domatesli, salatalıklı serin serin kışın da yazın yaptığım domates sosları ile bir diş de sarımsak ekleyerek, kısacası her hali mübah benim için..
Geçenlerde birden aklıma düşünce hiiç üşenmedim kalktım ve nefis köftelerden hazırlayıp tadına doydum :)
Blogda paylaşma günü bugündür..

Malzemeler:
1 su bardağı köftelik bulgur
1 su bardağı kaynar su
1 yumurta
3 çorba kaşığı un
1 çay kaşığı kimyon
Tuz
Karabiber
Domates sos için:
1,5 su bardağı domates sos
2 diş sarmısak
2 çorba kaşığı tereyağ
Pişirmek İçin:
1 lt. su
Üzeri için:
Maydonoz

Yapılışı:
Bulgur kapaklı bir kabın içine alınıp üzerine 1 su bardağı kaynar su dökülür ve kabın kapağı kapatılır.
15-20 dk. bulgurların suyu çekip şişmesi için beklenir.
Şişmiş bulgurlar geniş bir kaba alınıp üzerine yumurta, kimyon, tuz, karabiber ve un eklenerek yoğrulur. Ele yapışmayan fakat yumuşak bir harç olacak.
Elde edilen harç eller ıslatılarak misket büyüklüğünde yuvarlanır. Tüm harç yuvarlanınca tencerede kaynayan suya eklenir.
Tüm köfteler suyun yüzüne çıkana kadar pişirilir.
Sos tenceresine tereyağ konulup eritilir ve üzerine domates sos verilip, kaynatılır. Sarımsaklar da minik minik doğranarak eklenir. 5-6 dk. pişirilir.
Pişip suyu süzülen köfteler servis tabağına alınıp üzerine domates sos gezdirilip karıştırılır. Üzerine maydonoz serpilerek servis edilir.

Afiyet olsun.

26 Eylül 2014 Cuma

Tavşan Etli Tatar Hamuru ve Kanlıca Mantarı Kızartması



Merhaba..
Salı günü facebookta Bir Kastamonu' lunun günlüğü başlığı ile yukarıdaki fotoğrafı paylaşmıştım..
Ben bu şeklini evlendikten sonra eşimin tarafından öğrendim, çünkü tavşan avlamayı pek severler, sık sık da avlarlar..
Çiftlikten de aldığımız oluyor ama çoğunlukla avlanan daha lezzetli çünkü dağda, kendi kendine yetişiyor..
Tatar hamuru ise genelikle çorbalık olarak yapılan kesme hamur.. Kurutmadan kesildiği anda yağlı suda haşlanıyor, sonra soğuk suya alınıp soğutulup suyu süzülüyor, bazı köylerde bu yüzden su böreği de deniliyor :), sonra da satırla dövülerek kıyma yapılan tavşan eti ile bütünleştiriliyor..
Kanlıca mantarı ise bizim için yağmur ve sonbahar demek.. Yağmurlar başlayıp ortalık serinlerse Kastamonu sokaklarında belirli yerler satıcılarla dolar, elinde bir sepet mantarla pazar parası çıkarmaya çalışan amcalardan alırız özellikle.. Tazecik gevrek gevrek..
Anadolu' da yaşamak güzel, hemde çok güzel..

Malzemeler:
1 kg. tavşan eti
Tuz, karabiber
Kırmızı Pulbiber
Kekik
3 çorba kaşığı sıvıyağ
Tatar Hamuru İçin:
1 kg. un
2 adet yumurta
Tuz
Su
Haşlamak için:
4 lt. su
Sıvıyağ
Tuz

Yapılışı:
Tavşan eti satırla dövülerek kıyma haline getirilir.
Kıyma haline gelen et, geniş bir tencerede kızdırılan sıvıyağa alınıp, tuz ve karabiber ile kavurmak sureti ile pişirilir.
Tatar hamur için un geniş bir kaba alınıp tuz ile harmanlanır, yumurtaları kırılıp azar azar su ekleyerek sert kıvamlı bir hamur elde edene kadar yoğrulur.
Elde edilen hamur biraz dinlendirilip, portakal büyüklüğünde bezelere ayrılır ve ara sıra un serperek oklava ile açılabildiği kadar açılır.
Açılan yufkalar kare kare kesilip unlanır.
Büyük ve yayvan bir tencerede su kaynatılıp içine sıvıyağ ve tuz ilave edilir. Kesilen tatar hamurları içine teker teker atılıp sürekli karıştırarak haşlanır. Pişen hamurlar soğuk su dolu başka bir tencereye alınıp soğuduktan sonra süzülür. Tencereye tekrar hamur konulur. Kesilen hamurlar bitene kadar aynı işlem tekrarlanır.
Tavada tereyağ eritilip kızdırılır.
Küçük bir tepsi yada borcamın içine birkaç kaşık yağ gezdirilip kavrulan tavşan etinden serpiştirilir Üzerini örtecek kadar haşlanıp süzülmüş tatar hamuru eklenip tekrar yağlanır ve tavşan eti serpilip, hamur konulur. Tepsi dolana kadar aynı işlem tekrar edilir.
En son yine tereyağı gezdirilip servise hazır hale getirilir.
Kanlıca mantarları da kızartılıp, ayran eşliğinde servis edilir.

Afiyet olsun..

18 Ağustos 2014 Pazartesi

Cizlembe


Merhaba..
Mutlu ve bereketli haftalar dilerim..
Memleketin her yerinde sıcaktan kavruluyoruz, Rabbim yardımcımız olsun, bize bir kuple serinlik göndersin inşallah..
Haftaya Kastamonu' da özellikle kahvaltılarda çok sevilen Cizlembe' yi paylaşacağım..
E bildiğimiz krep bu demeyin bu bizim yöresel kahvaltılığımız :)))

Malzemeler:
3 adet yumurta
1 su bardağı süt
1 çay kaşığı karbonat
1,5 su bardağı un
1 çay kaşığı tuz
İsteğe bağlı olarak 1 su bardağı taze peynir (köy peyniri, beyaz peynir) rendesi

Yapılışı:
Yumurtalar tuz ile çırpılır.
Üzerine süt ve karbonat eklenip çırpmaya devam edilir. En son un eklenip hamur özleşene kadar çırpılır. Akışkan kek hamuru kıvamında bir harç elde edeceğiz..
İstenirse peynir rendesi de bu aşamada eklenir.
Tavaya çok az sıvıyağ konulup kızdırılır. Kızgın tavaya cizlembe harcından bir kepçe dökülüp tavanın her yerine eşit şekilde yayılır. arkalı önlü kızartılır.
Bütün harç bitene kadar işlem tekrarlanır.
Servis tabağında üst üste dizilen cizlembeler 4 eşit parçaya kesilip servis edilir.

Afiyet olsun..

13 Ağustos 2014 Çarşamba

Biberli Mısır Ekmeği


Merhabalar..
Evde ekmek pişirmenin tadı da güzel, zevki de.. Bu yüzden evimi sık sık kendi yaptığım ekmeğin kokusu ile dolduruyorum, mutlu kahvaltılar yaşıyoruz :)
Mısır ekmeğini de çok seviyorum, sık sık yapıyorum da..
Bu kez Sevgili Sahrap Soysal' ın  Biberli Mısır Ekmeği tarifi ile mısır ekmeğine yeni bir boyut kazandırdım ve kırmızı biber, mısır ve hellim peyniri ile nefis bir lezzet yakaladım :)
Şiddetle tavsiye ettiğim çok lezzetli bir ekmek..

Malzemeler:
3 yumurta
1 çay bardağı sıvıyağ
1 çay bardağı yoğurt
1 su bardağı buğday unu
1 su bardağı mısır unu
1 adet kapya biber
1 çay kaşığı tuz
Pul biber
1 çay kaşığı kabartma tozu
2 çorba kaşığı hellim peyniri rendesi
2 çorba kaşığı konserve mısır
1 adet kesme şeker

Yapılışı:
Yumurtalar karıştırma kabına alınıp tuz ve pulbiber eklenerek yüksek devirde birkaç dakika çırpılır.
Yoğurt, kesme şeker, sıvıyağ ve kabartma tozu da sırası ile eklenerek çırpmaya devam edilir.
Un ve mısır unu ayrı bir yerde karıştırılıp yumurtalı karışıma dikkatlice eklenir, tahta kaşık ile karıştırılır.
Minik minik doğranmış kapya biber, hellim peyniri rendesi ve konserve mısır harca eklenip hamurla özleştirilir.
İster tepsiye yayılarak istenirse porsiyonluk olarak hazırlanan ekmekler önceden ısıtılmış 200 derece fırında pişirilir.
Ilınınca servis edilir.

Afiyet olsun..

4 Kasım 2013 Pazartesi

Pirinç Pilavlı Ankara Tava


Merhaba..
Yeni haftanın ilk gününde ayrıca yeni bir yılı da karşıladık.. Bugün yepyeni bir hicri yılın ilk günü hepimize mübarek olsun. Ramazan ayından sonra en güzel ay olan Muharrem Ayı' nı Rabbimize layık birer kul olarak geçirmeliyiz. Bol bol dua ve tevbe-i istiğfar etmeli Rabbimizle yakınlaşmalıyız.
Hicri yılın ilk gününü oruçlu olarak geçiriyor, iftar sofralarımız için nefis bir tarif veriyorum sizlere..
Ankara tava arpa şehriyesi ile yapılıyor genellikle ama ben Oktay Usta' da gördüğüm şekli ile pirinç pilavı ile hazırladım bu kez..

Malzemeler:
500 gr. kuzu kol
1 soğan
3 adet domates
3 adet sivri biber
Tuz,karabiber
Pilavı için:
1,5 su bardağı pirinç
3 çorba kaşığı tereyağ
Sıcak su
Tuz

Yapılışı:
Sıvıyağ tencereye alınıp kuzu eti kuşbaşı doğranarak eklenir ve suyunu salıp çekene kadar kısık ateşte sotelenir. Suyunu çeken ete yemeklik doğranmış soğanlar eklenip kavurmaya devam edilir. Domates ve biberde küp küp doğranarak ete ilave edilir. En son üzerini geçecek kadar sıcak su ilave edilip, tuz ve karabiberi kontrol edilerek pişmeye bırakılır.
Pilavı için; tereyağ tencereye alınıp eritilir, ılık suda bekletilip yıkanan pirinçler ilave edilip bir kaç kez döndürülür, tuzu verilip sıcak su eklenerek kısık ateşte pişmeye bırakılır.
Bir kasenin için pişen etten bir kepçe koyulup üzerine pilav konularak sıkıştırılır. Servis tabağına ters çevrilip servis edilir.

Afiyet olsun..

1 Kasım 2013 Cuma

Kuymak


SAM_8495 Merhabalar, bereketli ve hayırlı Cuma' lar diliyorum herkese..
Karadeniz geniş ve bereketli bir bölge, batısından doğusuna yeşil ve mavinin en güzel aşkı bu bölgede izlenmekte.. Farklı farklı kültürleri koynunda saklayan Karadeniz' in doğusundan bir lezzet paylaşacağım sizlerle..
O nasıl bir lezzettir doyum olmaz, mis gibi tereyağ kokusu, uzayan o nefis peynir. Damakta eriyip kaybolan o müthiş lezzet.. Hamd olsun Rabbimize..
Bir kaç yıldır sürekli yaptığım ama "bırak şimdi fotoğrafı canım soğuyacak aaa" tepkileri yüzünden fotoğraflayamadığım bu nefis lezzet bu bereketli günde sizlerle..
Burada öğrendim ki kuymak süt kaymağı ile lezzetlenir tereyağının yanında, burada kızım için süt aldığım ablamız sağolsun almıyor sütün yağını bende o kaymağı ya yoğurt yaparken kullanıyorum ya da kuymak yapıyorum :)
Mısır unumu da buradaki Tonya' lı arkadaşım Ayşe kendi değirmenlerinden çekip getiriyor değmeyin tadına :)
Kuymak yapmanın en önemli noktası, süt kaymağı, kaliteli tereyağ, mısır unu ve peynir. Malzemeler güzel olunca haliyle tadı bambaşka oluyor..
SAM_8497
Malzemeler:
1 su bardağı dolusu süt kaymağı
Yarım su bardağı süt
2 çorba kaşığı tereyağ
2 tepeleme çorba kaşığı mısır unu
Bol miktarda tuzsuz Trabzon kuymak peyniri ( alternatif olarak kaliteli kaşar peyniri yada çeçil peyniri)
Tuz

Yapılışı:
SAM_8494
Tavaya öncelikle tereyağ alınıp eritilir, üzerine süt kaymağı ve süt eklenip harmanlanır. Fokurdamaya başlayan kaymağın üzerine mısır unu ve azıcık tuz eklenip rengi dönene ve pişene kadar kısık ateşte sürekli karıştırarak pişirilir.
Pişen mısır ununun üzerine Trabzon peyniri tellendirilip döşenir ve sıcak sıcak servis edilir.

Afiyet olsun...

5 Ağustos 2013 Pazartesi

Erzincan Çorbası

Ramazan Ayının son günleri artık..
Son iftarlar, son sahurlar, son teravihler.. 
Rabbim heyecanımızı daım etsin inşallah.. Bizi hayırlısı ile seneye tekrar kavuşursun ayların en güzeline..
Bugün sizlerle bloglarda çok sık rastladığım Erzincan çorbasını paylaşacağım.. Anadolu' nun her lezzeti gibi bu çorbada harika bir tat. Dolu dolu, birçok tadı barındıran harika bir çorba.. Denemenizi tavsiye ederim... 
Erzincan mutfağını çok sevdim ben, daha deneyecek bir çok lezzet var..geçen hafta da Erzincan Lokumunu yayınlamıştım hatırlarsanız :)

Malzemeler:
Köftesi için:
150 gr. kıyma
Tuz-karabiber
5 adet taze fasülye
1 çay bardağı erişte
1 adet soğan
1 adet domates
1 çorba kaşığı domates salçası
1 çorba kaşığı biber salçası
5 su bardağı su
1,5 su bardağı yoğurt
Tuz, karabiber, kekik, kırmızı pulbiber
2 diş sarmısak
2 çorba kaşığı tereyağ

Yapılışı:
Köfte için; kıyma tuz ve karabiber ile harmanlanarak yoğrulur. Misket büyüklüğünde köfteler yapılır. Tavada çok az sıvıyağda döndürerek kızartılır. 
Tencerede 1 kaşık tereyağ eritilip, yemeklik doğranmış soğanlar eklenir, pembeleştirilir. Üzerine incecik kıyılmış taze fasülyeler eklenip kavrulur. Minik doğranmış domatesler, sarmısaklar ve salçaları da ilave edip harmanlandıktan sonra su eklenip 15 dk kadar kaynatılır. 
Yoğurt bir kasede çırpılıp, çorbanın suyundan bir kepçe karıştırılır ve hızlıca çorbaya karıştırılır. Tekrar kaynayan çorbaya köfteler, erişte ile baharatları da verilip pişmeye bırakılır. 
Servisten hemen önce bir kaşık tereyağ kızdırılıp çorbanın üzerine gezdirilir ve sıcak sıcak servis edilir. 

Afiyet olsun..


31 Temmuz 2013 Çarşamba

Erzincan Lokumu

Günaydın sevgili takipçilerim...
Dünden beri çok buruk, çok üzgünüm... Minicik bir kız çocuğunu toprağa verdik dün.. Rabbim anne ve babasına sabırlar versin, isyan ettirmesin inşallah.. Minik cennet kuşu bu dünyada gün göremedi ama gerçek dünyasında çok mutlu olucaktır inşallah.. Rahmet eylesin rabbim..
Her ne kadar bazı şeylerin bilincinde olsak da üzülmemek elde değil tabiki hele anne olunca bambaşka :(
Bu mübarek günlerde sizde bir Fatiha' nızıi bir Yasin-i Şerif' inizi eksik etmeyin rica ediyorum...
Bugün sizlerle Erzincan' ın meşhur lezzeti Erzincan Lokumunu paylaşacağım.. Gerek bayram ikramı, gerek çay saati ikramı olarak sunabileceğiniz nefis bir lezzet.

Malzemeler:
2,5 su bardağı un
250 gr. tereyağ
2 yemek kaşığı yoğurt
1 su bardağı tozşeker
1 pk. kabartma tozu
1 pk. vanilin
Üzerine; pudra şekeri

Yapılışı:
Un yoğurma kabına alınıp, şeker, kabartma tozu ve vanilinle harmanlanır. Ortası açılıp eritilip soğutulmuş tereyağı ve yoğurt eklenip iyice yoğrulur.
Yoğurma süresi oldukça uzun oluyor, sonuçta kurabiye hamurundan yumuşak, kek kıvamından yoğun bir hamur elde edilir.
Elde edilen hamur yağlanmış tepsiye el yordamı ile bastırılarak yerleştirilir. Önceden ısıtılmış 180 derecelik fırında üzeri hafif pembeleşene kadar pişirilir.
Fırından çıkıp soğuyan lokum dilimlenerek üzerine bolca pudra şekeri elenir ve servis edilir.

Afiyet olsun..

19 Temmuz 2013 Cuma

Adıyaman Patlıcan Kebabı


Günaydınn!
Ramazan Ayının 11. gününde nihayet o beklenen yağmur geldi, bir serinlik, bir ferahlık hamd ettik Rabbimize..
Hayırlı ve bereketli cumalar dilerimm...
Sofralarımız bereketle dolup taşmaya devam ediyor çok şükür, dün akşam annemdeydik harika bir masadaydık ama o başka güne..
Bugün başka birşey var, ne ola ki ?
Ne afilli bir yemek ama !
Anadolu' nun o koskocaman bağrında bu nefis lezzet alıp götürüveriyor insanı.. Enfes bir deneyim :)
Misafirlerinize, sofralarınıza, damaklarınıza harika anlar yaşatacak bu pratik bir o kadar da nefis kebab bugün sizlerle burada ...
Ben tarifimi 4 kişilik olarak veriyorum çoğaltması sizden...

Malzemeler:
4 adet patlıcan
Kıymalı Mantosu için:
500 gr. kıyma
1 adet soğan
Tuz ve karabiber
Üzeri için:
1 su bardağı kaşar peyniri rendesi
2 adet domates
1 diş sarmısak
1 çorba kaşığı tereyağ
Tuz, karabiber

Yapılışı:
Kıymalı manto için; kıyma, soğan, tuz ve karabiber ile karıştırılıp yoğrulur, bir kenarda bekletilir.
Patlıcanlar közlenip kabukları soyulur.
Her patlıcan dikkatlice köfte ile kaplanıp fırın tepsisine sıralanır. Önceden ısıtılmış 200 derecelik fırında pişirilir. Fırından çıkarmadan 5 dk. evvel üzerileri kaşar peyniri rendesi serpilip kaşar peynirler eriyene kadar fırınlanır.
Domatesler minik minik doğranıp, tereyağında sarmısak ile birlikte pişirilir, patlıcan kebablar servis tabağına alındıktan sonra üzerlerine birer kaşık pay edilir.

Afiyet olsun :)



28 Haziran 2013 Cuma

Sütlü Mısır Ekmeği

 Günaydın sevgili dostlar !
Pırıl pırıl bir Cuma sabahından selamlar herkese..
Birçoğunuzun bildiği üzere Seramitok firması bloggerlara ulaştı ve gönderdiği ürünleri ile tarifler hazırlamamızı istedi. Bizler de hemen işe koyulduk. Arkadaşlarımı izliyorum da çalışmalar oldukça hummalı :)
Bende Tariflerimizi paylaştığımız Seramitok İle Lezzetler sayfasına yazdığım ilk tarifim olan Mısır Ekmeğimi sizlerle paylaşmak istedim bugün..
Ekmek evin bereketidir. Ekmeğimizi bol bol evde pişirmeye gayret edelim, tabii şartlar elverdiği sürece..
Karadeniz için özel bir yeri olan mısır ekmeği özellikle balık sofralarında vazgeçilmezimiz..
Buyrun tarife;

Malzemeler:
3 su bardağı mısır unu
2 su bardağı bugday unu
2,5 su bardağı süt
1 paket instant maya
1 çay kaşığı toz şeker
1 tatlı kaşığı tuz
Yarım çay bardağı sıvıyağ

Yapılışı:
Mısır ve bugday unu yoğurma kabına alınıp, tuz ile harmanlanır.
Ortası havuz şeklinde açılıp maya, şeker ve sıvıyağ eklenir. Azar azar süt ilavesi ile yumuşak kıvamlı ekmek hamuru yoğrulur.
Hamurun üzerine nemli bir bez örtülerek tercihen güneş ışığı alan bir yerde 1,5 saat dinlendirilir.
Dinlenmenın sonunda tekrar kısa süreli yogrulan hamur tabanını "Yağlamadan" seramitok büyük boy börek tepsisine yerleştirilir ve önceden ısıtılmış 200 derecelik fırında pişirilir..

Afiyet olsun :)
,

9 Haziran 2013 Pazar

Kıymalı Hingel - Çorum Yöresi

Uzun bir aradan sonra merhabalar..
Diş çıkarma telaşımız dişlerin patlayıp çıt çıt kaşıklara vurmasıyla son buldu :)
Oldukça sancılı ve yoğun günlerin ardından biraz olsun sakinleştik ve normal hayata döndük..
Dönüşümü sevgili Ab-ı Hayat' ın Çorum Yemekleri Etkinliği ile yapmak istedim..
Kendisinin listesinde olan ve benimde aşına olduğum lezzetlerden hingeli yapıp hemen paylaşmak istedim :) Tarifimi arkadaşımın etkinliğine yolluyor, bol katılımlı bir etkinlik olsun diyorum :)

Malzemeler:
4 su bardağı un
1 yumurta
Tuz
Yoğurmak için ılık su

İç malzemeleri:
250 gr. kıyma
1 soğanın rendesi
Tuz, karabiber, kırmızı biber
Haşlamak için:
1,5 lt. kaynar su

Üzeri için:
50 gr. tereyağı
Kırmızı pul biber
İsteğe göre yoğurt

Yapılışı:
Un yoğurma kabına alınır, tuz serpilir yumurta kırılır ve ılık su ilavesi ile kulak memsi kıvamından hafif sert bir hamur elde edilir. Üzerine nemli bir bez örtülerek yarım saat dinlendirilir.
iç malzeme için kımanın içerisine soğan rendelenir, tuz ve baharatları ekilip kıyma harcı gibi yoğrulur.
Dinlenen hamur ikiye bölünüp merdane ile ne ince ne kalın olacak şekilde açılır çay bardağı ile kesilip ortalarına kıymalı içten konur ve ay şeklinde kapatılır.
Kaynayan suda 5-10 dakika arası haşlanıp servis tabağına alınır. Kalan hamurlar içinde aynı işlem tekrarlanıp servis tabağında toplanan hingellerin üzerine tavada tereyağ ve kırmızı pul biber kızdırılıp gezdirilir. Afiyetle servis edilir. İsteğe göre yoğurtta dökülebilir.
Afiyet bal şeker olsun..

9 Mayıs 2013 Perşembe

Şebit (Yağlama) - Kayseri Yöresi



Merhabalar..
Sımsıcak günler yaşıyor, bazen yağmurla bir serinlik buluyoruz bugünlerde.. Hıdırellezi de geçirdik iyice güzelleşti havalar.. Parka gidiyor, bahçeye çıkıyoruz miniğimle, ihmal ediyorum buraları ama onunla zaman öylesine tatlı geçiyor ki, her geçen gün değişiyor mimikleri, hareketleri, çıkardığı sesleri :) Hergün onunla ayrı güzel ayrı zevkli, Rabbim herkese yaşatsın bu harıka duyguları..Evlat bambaşkaymış, anne olunca anladım :)
Bugün, sevgili Aslı' cığımdan öğrendiğim ve birkaç yıldır ara ara yaptığım Şebit' i güncellemeye karar verdim.. Arada Blog tadilatı şart :)

Malzemeler:
2 su bardağı un
Yarım su bardağı süt
Yarım paket instant maya
1 yemek kaşığı sıvıyağ
aldığı kadar ılık su
tuz
Kıymalı Harç İçin:
200gr kıyma
1 adet kuru soğan
1 adet domates
1 tutam maydonoz
1 diş sarımsak
Yarım çay bardağı sıvı yağ
Yarım çay bardağı su
1,5 yemek kaşığı salça
tuz,kimyon,karabiber,pulbiber,toz kırmızı biber

Yapılışı:
Hamur için verilen malzemeler ile ele yapışmayacak bir hamur yoğrulur üzerine nemli bir bez örtülüp 20 dakika dinlendirilir.
Hamurumuz dinlenirken iç harç için soğanlar ve sarmısak mini mini doğranıp sıvıyağda pembeleştirlir. Üzerine kıyma eklenip kıyma suyunu salıp çekene kadar kavrulur. Sırasıyla kabukları soyulup mini mini doğranıp domatesler, salça ve ince kıyılmış maydonozlarla birlikte baharatlar eklenip pişirilir.
Dinlenen hamur mandalina büyüklüğünde bezelere ayrılır.
Her beze unlu zeminde yufka inceliğinde açılıp tavada veya sacda alt üst ederek pişirilir.
Pişen her yufka servis tabağına alınıp üzerine kıymalı harçtan serilip her yufka piştiğinde birbirinin üzerine konulup bezeler bitinceye kadar aynı işleme devam edilir..
Ortasından dörde bölünen şebitler sıcacık sıcacık servis edilir...

Afiyet bal şeker olsunn..

3 Mart 2013 Pazar

Akçaabat Köfte, Patates Kızartması ve Erişte ile


Merhabalar :)
Hayırlı haftalar diliyorum tüm kalpkurabiyecilere :)
Dün akşam üstü yemeğimi yapmışken papatyamın sayfasında gördüğüm köfte menüsü beni de harekete geçirdi ve hazırladığım bezelye yemeğimi bozmadan kenara alıp, köfte yapmaya koyuldum :)
Klasik köfte olmasın dedim sarmısakladım bolca akçaabat usülü yaptım :) Kardeşimle afiyetle yedik :)

Malzemeler:
400 gr. kıyma
1 adet soğan
3 diş sarmısak
1 dilim ekmek içi
1 tutam maydonoz
Tuz-karabiber
1 yumurta

Garnitür olarak:
Domates
Kırmızı biber kızartması
Tereyağlı ev eriştesi
Patates Kızartması

Yapılışı:
Köfte için; soğan, sarmısak ve ekmek içi rondodan geçirilir.
Kıyma yoğurma kabına alınıp, ekmekli soğan, kıyılmış maydonoz, yumurta, tuz ve karabiber eklenerek iyice yoğrulur.
Elde edilen köfte hamurundan parçalar koparılarak yuvarlak yuvarlak şekillendirilir ve bir köşede dinlendirilir.
Patatesler ve kırmızı biberler kızartılmaya başlanır.
Erişte hazırlanır.
Köfteler az yağlı tavada arkalı önlü kızartılıp diğer garnitürlerle birlikte servis edilir..

Afiyet bal şeker olsun :)

9 Şubat 2012 Perşembe

Siron

Karadeniz!!!!
Anadolunun en kuzey kapısı Karadeniz.. Doğusundan batısına yeşili ile mavisi ile bereketi ile kucaklar ziyaretçilerini.. Bu mecrada yaşıyor olmaktan nasıl mutluyum, nasıl gururluyum anlatamam:)
Ben batısında olsam da Karadeniz'in her yöresinin lezzetini bilirim nacizane.. Daha evvel paylaştığım Karalahana Çorbası, Karalahana sarması ve kaygana Doğu Karadeniz' in incilerinden:) Bir diğeri de siron tabii, daha neler var amma hepsi sırayla :)
Bugün huzurlarınızda Siron var buyrun :)

Malzemeler:
3 su bardağı un
1 tatlı kaşığı tuz
1 yumurta
yoğurmak için ılık su
Üzeri için:
Kaynar su
1 kase yoğurt
2 diş sarmısak
2 çorba kaşığı tereyağ
1 tutam kırmızı pul biber

Yapılışı:
Un yoğurma kabına alınıp üzerine tuz ilave edilir yumurta kırılır ve azar azar su ilave ederek kulak memesi kıvamından biraz daha sert bir hamur yoğrulur. 15 dakika üzerine nemli bir bez örtülerek dinlendirilir. Dinlenen hamur bezelere ayrılıp oklava ile açılır.
Açılan her yufka üç parmak kalınlığında pile pile katlanır ve iki parmak kalınlığında kesilir.
Diğer bezelere de aynı işlem yapılır.
Kesilen yufkalar tepsiye sık sık dizilir. 200 derece fırında kızartılır. Fırından çıkınca soğutulur.
Soğuyan sironların üzerine boylarını geçmeyecek kadar kaynar su gezdirilir.
Suyu çekene kadar pişirilir. Suyunu çektikten sonra üzerine sarmısaklı çırpılmış yoğurt gezdirilir ve ocağın altı kapatılır. En son tereyağ ve pul biber tavada kızdırılıp sironun üzerine gezdirilir.
Sıcak servis edilir.

Afiyet bal şeker olsunn:)

17 Kasım 2011 Perşembe

Ekşili Pilav - Kastamonulular Buraya :D

Günaydınn:)
Nasılsınız sevgili dostlar.. Buz gibi bir sabaha uyandık ama gönlümüz sımsıcak çok şükür:)
Bugün sizlerle yöremin memleketimin en güzel tariflerinden birini paylaşacağımm..
Benden Kastamonu Mutfağından birşeyler bekliyoruz diyen Necla Ablama gelsin bu tarif özellikle.. Sonrada tümm Kastamonulu hemşehrilerime ve tümm okuyucularıma:)
Ekşili pilav bizim köyden tarafta pek sık yapılmazdı ama tadını bilirdik ben pek sevmem ama ekşili pilav tüm hanım toplantılarında ve özel günlerde baş köşede oluyor evlenince gördüm bunu..
Yapımını kayınvalidemden öğrendim.. Eşimin köyüne dede ve babannemizi ziyarete gittiğimizde yapmışlardı mevsimden ve iklimden dolayı ebegümeci bulunamadığından taze ısırgan, kuzukulağı ve asma yaprakları kullanılmıştı:) Ama asıl olanı ebegümeci otu.. Deneyecekseniz eğer muhakkak bu otla deneyin derim..Bir de köyde yapılırken ekşili pilav yayık ayranı koyuyorlar içine tadı yoğurda nazaran çok daha güzel oluyor..
Adını içine eklenen otlardan ve hafif ekşi yayık ayranından alan bu pilavı eminim sizler de çok seveceksiniz..
Malzemeler:
3 su bardağı bulgur (yörede siyezlik bulgur)
2 su bardağı yoğurt (bulunabiliyorsa yayık ayranı)
3 adet kuru soğan
2 çorba kaşığı domates salçası
3 adet yeşil biber
1 adet domates
Bir tutam maydonoz
1 demet ebegümeci otu (bulunamazsa ısırgan,asma yaprağı,kuzukulağı vs gibi otlar)
1 tatlı kaşığı tozşeker
Tuz,karabiber,kırmızı pulbiber
Sıcak su
3 çorba kaşığı tereyağ
2 çorba kaşığı sıvıyağ

Yapılışı:
Bulgurlar güzelce yıkanıp bir köşede bekletilir..
Soğanlar yemeklik doğranıp sıvıyağda salça ile sotelenir, üzerine kıyılmış biberler ve kabuğu soyulup küp doğranmış domatesler eklenip sotelemeye devam edilir. Karışıma bulgurlar eklenip üzerini geçecek kadar su ve baharatları ilave edilerek bulgurlar pişmeye burakılır..
Bulgurlar piştikten sonra tekrar sıcak su ilavesi yapılır bu kez su ilavesini fazla yapmayacağız ki çorba gibi sulanmasın pilavımız..Biraz daha kaynayan pilavın üzerine çırpılmış yoğurt (veya yayık ayranı) hızlıca eklenir ve iki taşım daha kaynatılıp incecik kıyılmış otları ilave edilir.. Yaklaşık 15 dk. sonra ocaktan indirilir, ocaktan almadan evvel bir tavada tereyağ ve pulbiber kızdırılıp pilavın üzerine gezdirlir ve sıcacık servis edilir..

Afiyet bal şeker olsun:)